- Ömer Halisdemir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi
- Volume:7 Issue:1
- Ekonomide “YaratıcıYıkım”dan Davranışsal Ekonomiye Geçiş
Ekonomide “YaratıcıYıkım”dan Davranışsal Ekonomiye Geçiş
Authors : Ramazan Kurtoğluemine FIRAT
Pages : 36-0
View : 16 | Download : 8
Publication Date : 2014-04-01
Article Type : Research Paper
Abstract :Neoliberal iktisat teorisi “rasyonel insan” ve “etkin piyasalar” olmak üzere iki “görünmez el varsayımının parametresine dayanmaktadır. Neoliberal makro ekonomi günümüzdeki ekonomik ve finansal gelişmeleri açıklamakta yetersiz kalmaktadır. Bu çerçevede, disiplinlerarası çalışma alanı olarak davranışsal iktisat ortaya çıkmış ve son dönemlerde hızla gelişmiştir.Ekonomi literatüründe mali krizler en çok tartışılan konulardan birisi olmuştur. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde yaşanan ekonomik krizler yeni bir kavram değildir. Geçmişten günümüze kadar ekonomik krizlerle ilgili birçok teori ve çözüm önerileri ortaya atılmıştır. Bazı iktisatçılar kriz diye bir şey olmadığını ve piyasaların mükemmel derecede etkin olduğunu savunmuştur. Devletin kesinlikle piyasa denen “görünmez el” in düzenleyiciliğine müdahale etmemesi gerektiğini söylemiştir. Bu iktisatçılara göre devlet müdahalesi kriz sonrası şaşkınlığını uzatmakta, kamu borcunun tehlikeli bir şekilde tırmanışına sebep olmaktadır. Bazı iktisatçılara göre krizlere devlet derhal müdahale etmeli, talepteki düşüşü karşılamak için yaygın ve büyük çapta finansal teşvik sağlamalıdır. Neoliberalizm-küreselleşme-finansallaşma sürecinde, her defasında “bu kez farklı olacak” psikolojik operasyonlarıyla sık sık finansal spekülasyonlara dayalı krizler oluşmuş ve nihayetinde patlayarak ekonomik krize dönmüştür. Eylül 2008’deki yaşanan küresel kriz ise herkesin ekonomik sistem ile ilgili düşünce şeklini değiştirmiştir.İkinci Dünya Savaşı’nın ardından pek çok insanın kapitalizm ve komünizm gibi iki büyük ideoloji arasında bir tercih yapma mecburiyetinde olduğu pek şaşırtıcı değildir. 1980’lerin sonlarında, Schumpeter’ın “yaratıcı yıkım rüzgârları” Neoliberalizmin kasırgasına dönüşmüştür. Yaşanan 2008 küresel kriziyle birlikte, davranışsal iktisatın önemi bir kez daha ortaya çıkmıştır. Günümüzde, küreselleşen neoliberal serbest piyasalar, “yeni ekonomi” ye yön verecek yeni bir ekonomik anlayışı da beraberinde getirmiştir. 21. Yüzyılda davranışsal ekonomi her alanda temel belirleyici etken olacaktır.Keywords : Küreselleşme, Neoliberalizm, Finansal Kriz, Davranışsal EkonomiJel Kodu D 03