- RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi
- RumelidE 2019.Ö5 - II. Rumeli [Dil, Edebiyat, Çeviri] Sempozyumu Bildirileri Special Issue
- Beyaz Adam’ın yazar söyleminin “Doğumu” ve “Ölümü”nün politiği ve çeviribilimdeki izdüşümleri...
Beyaz Adam’ın yazar söyleminin “Doğumu” ve “Ölümü”nün politiği ve çeviribilimdeki izdüşümleri
Authors : Sevcan YILMAZ KUTLAY
Pages : 358-366
Doi:10.29000/rumelide.606211
View : 11 | Download : 12
Publication Date : 2019-08-21
Article Type : Research Paper
Abstract :Çeviribilimde yazara karşın çevirmenin “ikincil” bir konumda olması uzun yıllardır tartışılagelen bir sorunsaldır. Bu “asimetrik güç ilişkisi”nin metni tek bir anlama sahip, “kapalı” bir birim ve yazarı anlamın belirleyicisi olarak gören edebiyat kuramlarından kaynaklandığı bilinmektedir. Söz konusu eşitsizlik, “yazarın ölümü” tartışmalarıyla sarsılmış ve yapısalcılık sonrası bakış açısıyla “söküme uğratılmaya” çalışılmıştır. Ancak bu yazar söylemi daha geniş bir bakış açısıyla irdelenmelidir çünkü söz konusu söylem sadece Çeviribilim’e ya da edebiyata ait olmadığı gibi son dönem sömürgecilik faaliyetleriyle de başlamamıştır ve yazarı öldürerek yerine konulan “çoğulcu”, bireyci yapısalcılık sonrası söylem de aslında yazarı doğuran söylemin insert ignore into journalissuearticles values(politik ve ekonomik temelleri açısından); yeniden vücut bulmuş hali olarak görülebilir. Coğrafi keşiflerle ve Rönesans’la kendini “bilen, düşünen özne” olarak dünyanın merkezine koyan “Batılı beyaz adam”, “keşfeden, hükmeden ve belirleyen” bir söylemle karşımıza çıkmış ve politik ve ekonomik temellere dayanan bu söylemini hayatın her alanına, her tür disipline taşımıştır. Dünyayı “keşfeden batılı adam” kendini “yaratıcı” olarak tanımlayınca karşısındaki tüm ötekiler ona “sadakat” göstermekle yükümlü olan “nesne”lere dönüşmüştür. Bunun edebiyata izdüşümü ise “kadirimutlak” yazar olmuştur. Öte yandan, herkesin yazar olabileceği “sınırsız”, “parçalanmış” ve “çoğulcu” bir ortam sunma iddiasındaki yapısalcılık sonrası bakış daha örtük güç ilişkileriyle kurulmuş yeni bir siyasal projenin düşünsel ayağı olarak görülebilir. Bu bildiri, kuramlardan, betimleyicilik gibi kuramsal temelli yöntemlerden kopan ve disiplinlerarasılıkla dizginsiz bir açılıma giden Çeviribilim’in bir disiplin olarak geleceği ve çeviribilim araştırmalarının yöntembilimsel sorunlarını yazar söyleminin doğumu ve ölümünün politiğini temel alarak incelemeye çalışacaktır.Keywords : Yazar söylemi, yazarın ölümü, çeviribilim, yapısalcılık sonrası