Ḳ-D-M (ق، د، م) Kökü Üzerine Morfolojik ve Semantik Bir İnceleme
Authors : Halil AKÇAY
Pages : 220-243
Doi:10.18498/amailad.1151993
View : 12 | Download : 11
Publication Date : 2022-12-30
Article Type : Research Paper
Abstract :Kelimeler de tıpkı canlı bir organizma gibi doğma, gelişme, değişme, zayıflama gibi özelliklerle bir hareketlilik içerisindedirler. Zaman ve mekâna göre kelime ve kavramların yeni anlam kazanması, anlamlarının değişmesi, genişlemesi, daralması gibi değişikliklere uğraması, aslında tabiatın değişim ilkesiyle paralellik arz etmektedir. Nitekim belirli bir zamanda belirli bir anlamda kullanılan bir kelime, başka bir zamanda başka bir anlamda kullanılabilmektedir. Hatta zıt bir anlam dahi kazanabilmektedir. Bunun yanı sıra din, düşünce, meslek, teknoloji gibi pek çok husus kelimelerin sözlük anlamı dışında terim olarak başka anlam çerçevelerinde değerlendirilmesine sebep olmuştur. Söz gelimi ilahi vahyin insanlara ulaştırılmasından sonra, Ḳur’ân kelimelerinin büyük çoğunluğu Cahiliye döneminde bilinmekle birlikte salât, savm, zekât, cihâd, cennet, cehennem, ahiret, vacip, haram, mekruh, farz gibi bağlama göre uğradıkları anlamsal değişim ve dönüşüme bağlı olarak dinî birer terim haline gelen kelimelerin sayısı da pek çoktur. Devam eden süreçte Ḳur’ân’dan sonra Ḳur’ân çalışmaları kapsamında farklı İslâmî ilimlerde terimleşen kavramlar da vardır. Bu doğrultuda bu çalışmada Yüce Allah’ın el-Muḳaddim ismi ile el- Ḳıdem sıfatının da kök harflerini oluşturan ḳ-d-m köklü kelimelerin kavram ve anlam serüveni ele alınmış, dilbilimsel ve tarihsel semantiği araştırılmıştır. Bu kökteki kelimelerin etimolojisi, morfolojisi, lügat ve ıstılah anlamları ortaya konduktan sonra kronolojik olarak Cahiliye ve İslam dönemlerinde kullanım durumları, İslâmî ilimlerde ve günümüzde belirli alanlarda terimleşme durumu incelenmiştir. Söz konusu kelimelerin nüzul döneminde Ḳur’ân ve hadislerde kullanıldıkları ve edindikleri anlamlar irdelenmiştir. Ḳ-d-m köklü kelimeler ele alınırken ilk olarak sözlükler, Cahiliye dönemi şiir divanları, şiir mecmuaları, Arap atasözlerini ele alan eserler ile başta tefsir ve hadis kaynakları olmak üzere diğer İslâmî ilimlerin temel kaynakları taranmıştır. Söz konusu kökteki kelimelerin temel anlamları, dönemlere ve ilimlere göre kazandıkları anlamlar, geçirdiği anlam değişikleri ortaya konmuştur. Musikiden belagata, mantıktan İslâm hukukuna kadar birçok ilim dalında kullanılan ḳ-d-m köklü terimlerde, kelimenin sözlük anlamına göre bazen genişleme bazen de sınırlılık kazandığı görülmüştür. Bu çalışma, hem dönemlere kelimenin anlam durumunu hem de muhtelif ilimlerde edindiği farklı anlamları görmek açısından önem arz etmektedir. Çalışmanın sonunda ḳ-d-m kökünün esas anlamlarının “gelmek, ilerlemek, ayak, eski” olduğu görülmüştür. Kökün farklı türevleriyle birlikte ihtiva ettiği anlamların ise “önce gelmek, öne geçmek, ilerlemek, cesur olmak, atılmak, varmak, ulaşmak, hazır bulunmak, gelmek, yönelmek, kastetmek, eskimek, eskide kalmak, üzerinden uzun zaman geçmek, takdim etmek, sunmak, teklif etmek, öne almak, öne sürmek, ilerlemek, öne geçmek” gibi manalar olduğu tespit edilmiştir. Yine çalışmada elde edilen sonuçlardan biri, ḳ-d-m köklü kelimelerin Ḳur’ân’daki kullanımlarının genellikle sözlük anlamı çerçevesinde olduğudur. Ancak bazı kelimelere bağlama göre farklı anlamların da verildiği anlaşılmıştır. Allah’ın isimlerinden biri olarak el-Muḳaddim’in “Allah’ın kendi irade ve tercihine göre hükmen veya fiilen öne geçirilmesi gereken şeyi öne geçiren, varlıkları kendine yaklaştıran, yüce rütbeler veren” manasında Allah’a nispet edilmesi kelimeye geniş ve mutlakıyet kazandırmıştır. Aynı kökten ḳıdem kelimesi ise Allah’ın bir sıfatı olarak kullanılmıştır. Yine Allah’ın bir sıfatı olarak kullanıldığında kelimenin anlamında bir genişleme söz konusu olup “Allah’ın varlığının başlangıcının bulunmaması ve başkasına ihtiyaç duymaksızın var olması” şeklinde bir mana kazanmıştır. Ḳ-d-m kökünün başka kelimelerle oluşturduğu terkip, sözlük anlamı dışında muhtelif alanlarda terimler de ortaya çıkardığı görülmüştür. Nitekim “Muḳaddime” kitap için “kitabın içeriği, yazılış amacı, üslubu hakkında özet bilgiler veren ilk sayfaları, önsöz, mukaddime”, mantıkta kıyasta kendilerinden sonucun çıkarıldığı önermelerden her biri için kullanılmaktadır.Keywords : Arapça, Semantik, Ḳ d m Kökü, Ḳurân, el Muḳaddim, el Ḳıdem, Arabic, Semantic, Q d m Root, Quran, al Muqaddim, al Qidem