- Amasya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
- Issue:16
- Kur’ân’ın Beyânî İ’câzı Bağlamında Hurûf-ı Mukattaa
Kur’ân’ın Beyânî İ’câzı Bağlamında Hurûf-ı Mukattaa
Authors : Mehmet ALTIN
Pages : 301-335
Doi:10.18498/amailad.899697
View : 11 | Download : 6
Publication Date : 2021-06-30
Article Type : Research Paper
Abstract :Kur’ân’ı Kerîm indirilmeye başlandığı günden beri, insanların benzerini getirmekten âciz kaldıkları ilâhî bir kitaptır. Bu durum Kur’ân’ın i‘câzı olarak ifade edilmiştir. Hicrî IV. asırdan itibaren Kur’ân’ın birçok i‘câz yönü tespit edilerek tefsir kitaplarında ve özellikle de ‘İ‘câzü’l-Kur’ân’ adlı müstakil eserlerde detaylı olarak incelenmiştir. İ‘câzü’l-Kur’ân konusunda çalışma yapan âlimler, Kur’ân-ı Kerîm’in hangi yönüyle mu‘ciz olduğu hususunda bir görüş birliğine varamamışlardır. Kur’ân’ın i‘câz yönünün üç, yedi ya da on olduğunu ifade edenler var olduğu gibi bu sayıyı kırka kadar çıkanlar da olmuştur. Bu görüşlerin; sarfe, Kur’ân’ın gaybî haberler verme, olağanüstü beyân üslûbu, teşrî için koyduğu hükümler, ümmî bir peygamber tarafından tebliğ edilmesi ve ilmî muhteva gibi konular etrafında şekillenmiştir. İslâm düşünürlerin bir kısmına göre Kur’ân’ın i‘câz ve tehaddî yönünü ortaya koyan hususlardan birisi de bazı sûrelerin başlarında bulunan el-Hurûfu’l-mukattaadır. el-Hurûfu’l-mukattaa, Kur’ân-ı Kerîm’de 29 sûrenin başında ya bir âyet ya da bir âyetin başlangıcı olarak bulunan, bir veya daha fazla harften oluşan ve isimleriyle okunan harflere denir. Bu terkip, Türkçede daha çok hurûf-ı mukattaa veya mukattaa harfleri şekliyle kullanılmaktadır. Bu harflere, hurûf-ı teheccî, hurûf-ı mübheme, hurûf-ı mu’cem ve hurûf-ı mebânî de denilmektedir. Söz konusu harfler, sûrelerin ilk harflerini oluşturduklarından fevâtihu‘s-suver ya da evâilu‘s-suver diye de adlandırılmaktadır. Hurûf-ı mukattaanın müteşabihattan olduğu hususunda âlimlerin ittifakı söz konusudur. Ancak ne anlama geldiği konusunda ihtilaf edilmiş olup bir kısım âlime göre mukattaa harflerin anlamlarının bilinmesi mümkün değildir. Birçok âlim ise bu harflerin birtakım anlamlar içerdiğini söylemiş ve delalet ettiği manalar hususunda çok çeşitli görüşler serdetmişlerdir. Bu görüşler özet olarak vermek gerekirse bazı âlimler, hurûf-ı mukattaanın birer sembol olduğu ya da Kur’ân-ı Kerîm ve sûrelerine isim olabileceğini belirtirken, bir kısım âlimlere göre ise bu harflerin her biri kasem içindir veya Allah’ın isimlerinden birine işaret etmektedir. Mukattaa harflerinin Kur’ân’da zikredilme gayesi ise Kur’ân-ı Kerîm’e dikkat çekmek, onun i‘câzına işaret etmek, benzerini getirmek hususunda insanla¬ra meydan okumak ve Kur’ân’ın Allah’ın kelâmı olduğunu ispat etmek için olduğu ifade edilmiştir. Söz konusu ettiğimiz hurûf-ı mukattaa Kur’ân’ın ‘beyânî i‘câz’ından birisi olarak görülmüştür. Nitekim İ‘câzü’l-Kur’ân, Mecâzü’l-Kur’ân, Nazmü’l-Kur’ân, Muşkilü’l-Kur’ân, Münâsebetü’l-Kur’ân gibi alanlarda eser veren alimler mukattaa harflerin hem i‘câz yönüne hem de zikredildikleri sûrelerle olan irtibât ve münâsebetlerine değinmişlerdir ki bu da Kur’ân’ın ‘beyânî i‘câz’ını ifade eder. Bu harflerin beyânî i‘câz yönü, kendisinden sonra gelen âyetler, zikredildikleri sûre ve kendisiyle başlayan sûreler ile olan irtibât ve münâsebetleri incelendiğinde özetle şu neticelere varmak mümkündür: 1. Hurûf-ı mukataa ile Kur’ân arasında ikili bir münâsebet söz konusu olduğundan, i‘câz vecihlerinden biri olan mukattaa harflerinin akabinde Kur’ân’a dair pasajlar zikredilmekle Kur’ân’ın i‘câzı daha da pekiştirilmiş olunur. 2. Mukattaa harfleriyle başlayan sûreler incelendiğinde bu harflerle sûredeki muhteva arasında sıkı bir bütünlüğün var olduğu görülmektedir. 3. Hurûf-ı mukattaada yer alan harflerin zikredildikleri sûrelerin genel muhtevasıyla hem lafız, hem de anlam yönüyle yakın bir ilişkisinin söz konusu olması dikkat çekici bir durumdur. 4. Tehaddî âyetlerin zikredildiği ve mukattaa harfleriyle başlayan Bakara, Yûnus, Hûd sûreleri incelediğimizde hurûf-ı mukattaa ile başlayan bu sûrelerin; sûre girişleri ile sûre içinde zikredilen tehaddî âyetleri arasında sıkı bir münâsebetin olduğunu görürüz. Bu da Kur’ân’ın i‘câzını ayrıca vurgulamaktadır. Bu makalede hurûf-ı mukataanın ‘beyânî i‘câz’ yönü ele alınmaktadır. Evvela mukattaa harflerinin i‘câz ve tehaddî yönü irdelenmekte, ardında bu harflerin, başında bulundukları sûrenin muhtevasıyla olan münâsebeti incelenmektedir.Keywords : Tefsir, Kurân, Âyet, Hurûf ı Mukattaa, İcâzül Kurân