- Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi
- Volume:23 Issue:Geybulla Ramazanoğlu Special Issue
- GÜNEY KORE VE TÜRKİYE EKONOMİK BÜYÜME DENEYİMİNİN OTOMOTİV SANAYİİ TEMELİNDE KARŞILAŞTIRILMASI...
GÜNEY KORE VE TÜRKİYE EKONOMİK BÜYÜME DENEYİMİNİN OTOMOTİV SANAYİİ TEMELİNDE KARŞILAŞTIRILMASI
Authors : Sıtkı DOLANAY, Bekir OĞUZTURK
Pages : 689-706
View : 9 | Download : 6
Publication Date : 2018-06-30
Article Type : Research Paper
Abstract :Bu makalede; Güney Kore ve Türkiye ekonomik büyüme deneyimleri karşılaştırılmıştır. Makalenin amacı; Güney Kore‘nin Türkiye’den ekonomik olarak daha büyük bir hızla büyümüş olduğu tarihsel süreci, otomotiv sanayi penceresinden bakarak açıklayabilmek olmuştur. Güney Kore 1960’lı yıllardan itibaren oluşturduğu iktisat politikaları ve bunu tamamlayıcı teknoloji politikaları uygulamaları ile birlikte, 1990’lı yıllara gelindiğin de, diğer sanayi dallarında olduğu gibi otomotiv sanayinde de teknoloji geliştirme yeteneğini elde ederek, sanayileşmiş ülkeler arasına girmiştir. İktisat politikaları çerçevesinde, ihracata dayalı büyüme modeli ve doğru mali teşvik ve yönlendirmelerle oluşturulmuş olan sistem, teknoloji politikaları ile desteklenmiş ve böylece tüm sanayi alanlarında olduğu gibi otomotiv sanayinde de başarı söz konusu olmuştur. Türkiye ise Osmanlı Devleti’nden devraldığı otomotiv sektöründe, otomotiv sanayini oluşturabilmek amacıyla Cumhuriyet’in ilanından itibaren çaba içinde olmuştur. Cumhuriyet’in ilanından sonra İlk otomotiv sanayi girişimi, İstanbul Tophane mevkiinde kurulmuş olan Ford Motor fabrikası olmuştur. Türkiye’nin tercihi otomobil ithalatını ve yabancı sermayenin üretim tesisi kurmasını serbest bırakmak olmuştur. Bu çerçevede 1960’lı yıllara gelinceye kadar otomotiv sanayinde lisans anlaşmaları yolu ile üretim tesisleri kurulabilmiş ve otomotiv alanında ithalat serbest olmaya devam etmiştir. 1960’lı yıllarda kabul edilmiş olan Montaj Sanayi Talimatı ile otomotiv sanayinde parçaların ithali zorlaştırılmış ve yerli parça sanayinin gelişimi özendirilmek istenmiştir. Sadece yurt dışında üretilen parça örneklerinin yerli taklitlerini üretmeye yönelik bu politika, ithal ikameci sanayileşme stratejisi ile desteklenmiş, 1963 yılında kurulmuş bulunan TÜBİTAK’a rağmen 1980’li yıllara gelinceye kadar teknolojik yetenek oluşumunu sağlayabilecek bir teknoloji politikası oluşturulamamıştır. 1970’li yıllarda lisans anlaşmaları ile otomobil üretim tesisleri kurulmuş, 1990’lı yıllarda da lisans anlaşmaları yolu ile üretim tesisleri kurulmaya devam etmiştir. Güney Kore’nin başarısının altında ise otomotiv parçalarının ithalini teşvik edip, otomobil ithalini neredeyse yasaklaması ve yerli otomobil üretimini özendirerek, bunu ihracata dayalı büyüme modeli çerçevesinde ihracatı teşvik etme politikası yatmıştır. Güney Kore bu iktisat politikalarını uyumlu teknoloji politikaları ile de bir araya getirebilmiştir. Türkiye 1980’li yıllarla birlikte iktisat politikası tercihini değiştirerek ihracata dayalı büyüme modelini uygulamaya başlamıştır. Ancak bu iktisat politika değişikliği ile uyumlu diğer politika unsurlarında değişikliğe gidilememiştir. Montaj Sanayi Talimatı yerine getirilen İmalat Sanayi Yönetmeliği ise sadece kalitenin artırılması gerekliliğini zikretmiştir. 1983 yılında Türkiye’nin ilk Bilim ve Teknoloji Politikası belgesi 1983 yılında yayınlanmış olmasına karşın, teknoloji geliştirebilme ve teknoloji geliştirme yeteneğinin kazanılması konusunda yeterli ilerleme kaydedilememiştir. Bu ilk belgenin ardından teknoloji politikasını oluşturmaya yönelik başka belgelerde yayınlanmış olmasına karşın, teknoloji transferi ile ekonomik gelişme sağlama politikasına devam edilmiştir.Keywords : Otomotiv sanayi, sanayileşme, teknoloji geliştirme yeteneği, teknoloji transferi, patika bağlılığı