- Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Veli Araştırma Dergisi
- Issue:94
- YESEVİ TOPRAKLARINDA ATEİZM VE KÜLTÜREL SEKÜLERLİK POLİTİKALARI: 1920-1940 YILLARI ARASINDA SOVYET Y...
YESEVİ TOPRAKLARINDA ATEİZM VE KÜLTÜREL SEKÜLERLİK POLİTİKALARI: 1920-1940 YILLARI ARASINDA SOVYET YÖNETİMİNİN KAZAKİSTAN’DAKİ İSLAM POLİTİKASI
Authors : Ainura KURMANALİYEVA, Sultanmurat ABZHALOV, Bakhytzhan SAPAROV
Pages : 171-190
View : 13 | Download : 8
Publication Date : 2020-06-24
Article Type : Research Paper
Abstract :Kazak Türkleri, VIII. yüzyıldan itibariyle bozkırda İslam’ın kabulü ve şeriat değerlerinin tatbikiyle dinî ve sosyal yaşantılarını zenginleştirmişlerdir. Kazaklar arasında Ahmet Yesevi ile başlatılan Sünni kökenli, sûfi ve tasavvuf akaidi etrafında şekillenen bozkır Türk İslam geleneğinin şekillendiği kültürel ivme, Çarlık Rusya’nın Türkistan’ı ilhak süreci sırasında tatbik edilen kültürel sömürü ve Ruslaştırma siyaseti sebebiyle ağır bir tahribata uğramıştır. İlerleyen yıllarda Bolşevik Devrimiyle Rusya’da yönetimi ele geçiren Sovyet yönetiminin tatbik etmiş olduğu ateizm siyaseti sebebiyle Kazak toplumu arasında yaklaşık 70 yıl sürecek olan sosyo politik ve dinî değerlere karşı uygulanan baskı ve tecrit politikası artarak devam etmiştir. Çarlık ve Sovyet döneminde medrese, mescit, molla ve imamların faaliyetlerinin yasaklanmasının yanında, Yesevilik anlayışına göre şekillenen kültürel hayata çok farklı yöntemlerle müdahalede bulunulmuştur. Sovyetler, yönetime geldikleri ilk yıllarda bozkırdaki yerli Kazak Türklerinin dinî duygularına dikkatle yaklaşıyordu. Bolşevikler bu dönemde bir taraftan “İşçi Müslümanlara” haklarının korunmasına dair vaatler verirken, diğer yandan demokratik ilkelerini yok etmeye çalıştı. 1920’li yılların ikinci yarısında, SSCB’de İslam’a karşı “şiddetli saldırı” politikası başlamıştır. 1920’lerin sonuna kadar güçlenen Totaliter sistem din adamlarına karşı siyasi bir kampanyayı hayata geçirmiştir. OGPU’nun SSCB’nin Halk Komiserliği Konseyine bağlı Birleşik Devlet Siyasi Yönetimi organları, ülke Müslümanlarının birleşmesini, inançlı kişiler ve din adamları ile milli aydınların siyasi olarak güçlenmesini önlemek için çeşitli yöntemler kullanmıştır. Bolşevikler, dinî derneklerin tescili ve kayıt altına alınması, camilerin açılması ve kapatılması hususunda kararlar verdi ve kültüre ilişkin mevzuatın kontrol altına alınmasını başardı. Bu yeni komünist düzen, halkın haklarının kısıtlanması ve ihlal edilmesine neden olmuştur. Nitekim bu dönemde tüm dinî faaliyetler sert bir şekilde idari kontrol altına alınmaya başlanmıştır. Bu kısıtlamalar içerisinde İslamiyet, diğer dinlere nazaran daha fazla saldırıya uğramıştır; çünkü Komünist yönetiminin kurulmasının akabinde Kazakistan’da 1921- 1922’de birinci açlık dönemi ve 1926’dan sonra başlatan kollektifleştirme siyaseti; benimsenen yeni iktisadi politika ve elitlerin mülküne el koyulmasıyla gelen ikinci kıtlık ve soykırımın başlatılmasının önünde hiçbir engel kalmamıştır.Keywords : Kazakistan, Sovyet idaresi, İslam, politika, Müslüman din adamları, kıtlık