- Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
- Volume:25 Issue:2
- İDARİ USULDE RESEN ARAŞTIRMA İLKESİ VE SUÇSUZLUK KARİNESİ: TÜRKİYE İNSAN HAKLARI VE EŞİTLİK KURUMUNU...
İDARİ USULDE RESEN ARAŞTIRMA İLKESİ VE SUÇSUZLUK KARİNESİ: TÜRKİYE İNSAN HAKLARI VE EŞİTLİK KURUMUNUN AYRIMCILIK YASAĞININ İHLALİ İNCELEMESİNDE İSPAT YÜKÜ ÖZELİNDE BİR DEĞERLENDİRME
Authors : İsmail UÇAR, Gökhan TÜRE
Pages : 973-1026
Doi:10.34246/ahbvuhfd.933629
View : 12 | Download : 7
Publication Date : 2021-05-08
Article Type : Research Paper
Abstract :Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu’nun “İspat yükü” başlıklı 21’inci maddesine göre; “Münhasıran ayrımcılık yasağının ihlali dolayısıyla Kuruma yapılan başvurularda, başvuranın iddiasının gerçekliğine ilişkin kuvvetli emarelerin ve karine oluşturan olguların varlığını ortaya koyması hâlinde, karşı tarafın ayrımcılık yasağını ve eşit muamele ilkesini ihlal etmediğini ispat etmesi gerekir.” Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu idari faaliyet yürüttüğünden, söz konusu hükmün idari usul ilke ve kurallarına göre yorumlanması gerekir. Öncelikle emare, karine, ispat yükü gibi özel hukuka ait kavramların, idari usulde farklı bir kimliğe bürünmesi mümkündür. İdari usulde resen araştırma ilkesi geçerli olduğundan, ilgililerin ispat yükünden söz edilmez. İdare maddi gerçeğe ulaşmak için gerekli inceleme ve araştırmaları kendiliğinden yapar. İdari yaptırımlarda suçsuzluk karinesi geçerlidir. İdari suçlar bakımından da ceza hukukunda olduğu gibi, bir kimsenin en azından suçluluğundan emin olunmadan cezalandırılmaması gerekmektedir. Suçsuzluk karinesine birtakım istisnaların getirilmesi mümkün olsa da başvuranın iddiasının gerçekliğine ilişkin kuvvetli emarelerin ve karine oluşturan olguların varlığını ortaya koyması hâlinde ispat yükünün tümüyle karşı tarafa geçtiğini ve idarenin resen araştırma yükümlülüğünün sona erdiğini söylemek mümkün değildir. Zira ispat yükünün paylaştırılması ve ayrımcılığın ispatının kolaylaştırılması için suçsuzluk karinesine getirilen bu istisnanın katı bir şekilde uygulanması suçsuzluk karinesini tümüyle ortadan kaldıracak ve anlamsız hale getirecektir. Bu sebeple başvuranın iddiasının gerçekliğine ilişkin kuvvetli emarelerin ve karine oluşturan olguların varlığını ortaya koyması hâlinde ispat yükünün tümüyle karşı tarafa geçtiğinden değil; idarenin ispat yükünün hafiflediğinden bahsetmek gerekir.Keywords : ayrımcılık yasağı, idari usulde ispat yükü, idari usulde resen araştırma ilkesi, suçsuzluk karinesi, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu