The Ethics of Capital Punishment
Authors : Ali Abdullah AÇIKGENÇ
Pages : 101-124
Doi:10.32739/uskudarsbd.4.6.42
View : 13 | Download : 6
Publication Date : 2018-05-25
Article Type : Research Paper
Abstract :Ölüm cezası ile ilgili felsefi sorunlar, iki önemli konunun anlaşılmasını içerir; Bu konulardan biri hayat ve diğeri ölümdür. Dolayısıyla, bu yazıda, ahlaki açıdan ölüm cezası konusundaki tartışmamız, bu iki olgudan anladığımız şeylere bağlı olacaktır. Hayatın doğası ile ilgili önemli teoriler ilk etapta üçe ayrılabilir: Aristoteles’in hayat görüşü; Descartes tarafından savunulan mekanik hayat görüşü; Kant’ın hayatı «organizasyon» olarak tanımlaması. Bunlara Darvinci hayat kuramını, halen değişmekte ve gelişmekte olan yeni bir perspektif olarak da ekleyebiliriz. Darwin’in ve daha sonra evrimci biyologların biyolojik yaklaşımı materyalisttir. Darwin yaşamın kökenini araştırdığı için onun biyolojik açıklaması, hayatın doğasını da yan ürün olarak verecektir. Hayatın önemli bir anlamı varsa onu korumaya çalışacağımızı iddia etmeye çalışacağız. Bu ölüm cezası için bir sorun oluşturabilir. Bu noktada, ölümün mahiyetini de açıklamamız gerekir. Daha sonra ölümü tanımlamaya çalışacağız. Nihai analizde bu, ölüm cezasını manevi açıdan incelememizi gerektirecektir. Değinmek istediğim bir başka noktamız daha var: Din, insan hayatında önemli bir rol oynadığından, ölüm cezasının ahlaki olup olmadığı konusundaki tartışmalarda ihmal edilemez ve bu nedenle bu konuyu incelemeye çalışacağız. Bütün bu tartışmaların süregeldiğini ve sorun çözülmeden bu görüşlerin birbirlerini tekrar ettiklerini göstermek isterim. Her halükarda, ölüm cezasının kaldırıldığı ve ömür boyu hapis cezasına çevrildiği birçok ülke olduğu gibi hala ölüm cezası uygulanan birçok ülke de bulunmaktadır. Bu çalışmadaki tartışmam, kültürümüzde İslamı’ın bu soruna nasıl bir çözüm sunduğuna dair bir tartışma ile son bulacaktır.Keywords : Ölüm cezası, hayatın anlamı, hayatın değeri, ölüm, ölümün anlamı, ölüm cezasına biyolojik yaklaşım