- Yakın Doğu Üniversitesi İslam Tetkikleri Merkezi Dergisi
- Volume:6 Issue:1
- EHL-İ KİTABIN MÜMİNLERE TAKINDIĞI TAVRI ÂL-İ İMRÂN SÛRESİ 118, 119, 120. ÂYETLERİ BAĞLAMINDA OKUMAK...
EHL-İ KİTABIN MÜMİNLERE TAKINDIĞI TAVRI ÂL-İ İMRÂN SÛRESİ 118, 119, 120. ÂYETLERİ BAĞLAMINDA OKUMAK
Authors : Kerim BULADI
Pages : 7-68
Doi:10.32955/neu.istem.2020.6.1.01
View : 12 | Download : 5
Publication Date : 2020-06-25
Article Type : Research Paper
Abstract :İnsan sosyal bir varlıktır ve toplu yaşamak mecburiyetindedir. Zira insanlar, ancak birbirlerine destek vererek yaşarlar. Allah Teâlâ, sosyal statüleri, bilgi seviyeleri, varlık düzeyleri ne olursa olsun insanları, birbirlerine muhtaç kılmıştır. İnsanların, birbirleriyle ilişki kurmaları, varlıklarının bir gereğidir. Bu yüzden Allah Teâlâ, müminlere, Ehl-i Kitap kapsamında değerlendirilen Yahudi ve Hıristiyanlarla, bunların dışındaki din mensuplarıyla ve diğer insan unsurlarıyla siyasî, idârî, askerî, iktisadî ve stratejik ilişkiler tesis etmeyi, ortaklıklar kurmayı ve antlaşmalar yapmayı yasaklamamıştır. Hz. Peygamber de bunu, gerek şahsi hayatında, gerek İslam’a davet çerçevesinde ve gerek devletlerarası münasebetlerde uygulamaktan geri durmamıştır. Ancak Allah Teâlâ, müminlere, kendi dışındaki din mensuplarını ve diğer insan unsurlarını sevmelerini, onları sırdaş edinmelerini ve onlarla dostluk kurmalarını yasaklamıştır. Öte yandan Allah Teâlâ, Kur’an’da kimleri sevip sevmediğini açıkça ifade etmiş ve müminlerden buna göre hareket etmelerini ve tavır almalarını istemiştir. Buna göre mümin, her şeyden önce Allah’ın sevdiklerini sevmekle mükelleftir. Her insanın, insan olması hasebiyle ihtiyaç duyduğu ve duyacağı medenî ilişkilerle güven ve itimadın tezahürleri ve dinamikleri olan sevgi, dostluk ve sırdaşlık duygularını ve ilkelerini birbirinden ayırmak, mümin olmanın da bir gereği olarak bilinmelidir. Makale şu âyetler çerçevesinde ele alınacaktır. “Ey iman edenler! Sizden olmayanlardan hiçbir sırdaş edinmeyin. Onlar size fenalık etmekten asla geri kalmazlar. Hep sıkıntıya düşmenizi isterler. Onların kinleri konuşmalarından apaçık ortaya çıkmıştır. Kalplerinde gizledikleri ise daha büyüktür. Eğer düşünürseniz size âyetleri açıkladık.” “İşte siz öyle kimselersiniz ki, onları seversiniz; onlar ise, bütün kitaplara iman ettiğiniz hâlde, sizi sevmezler. Onlar sizinle karşılaştıkları zaman “inandık” derler. Ama kendi başlarına kaldıklarında, size karşı kinlerinden dolayı parmaklarını ısırırlar. De ki: “Öfkenizden ölün!” Şüphesiz Allah, göğüslerin özünü insert ignore into journalissuearticles values(kalplerde olanı); bilir.” “Size bir iyilik dokunursa, bu onları üzer. Başınıza bir kötülük gelse, ona sevinirler. Eğer siz sabırlı olur, Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız, onların hileleri size hiçbir zarar vermez. Çünkü Allah onların işlediklerini kuşatmıştır.”Keywords : Vahiy, Ehl i Kitap, sevgi, dostluk, sırdaş