- Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
- Volume:55 Issue:2
- Danıştay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kararları Çerçevesinde MANEVİ TAZMİNATA FAİZ YÜRÜTÜLMESİ S...
Danıştay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kararları Çerçevesinde MANEVİ TAZMİNATA FAİZ YÜRÜTÜLMESİ SORUNU
Authors : Gürsel KAPLAN
Pages : 117-141
Doi:10.1501/Hukfak_0000000349
View : 8 | Download : 5
Publication Date : 2006-09-01
Article Type : Research Paper
Abstract :Hukukun temel işlevlerinden biri, hukuksal barış ve güvenliğin gerçekleştirilmesidir. Bu nedenle, her hukuk düzeni, bireyler arası ilişkilerde “haksız” olarak nitelediği davranışlar sonucu doğan zararların tazminine ilişkin çözümler üretmiştir. Bu durumu, Özel Hukuk alanındaki ilişkilerde kolayca gözlemlemek mümkündür. Aynı anlayışın gereği olarak, devlet organlarının da eylem ve işlemleri ile bireylere vermiş oldukları zararları karşılaması gerektiği düşünülebilir ise de; bu düşünce, çeşitli sebeplerle uzunca bir süre kabul edilmemiştir. Fakat günümüzde artık hiçbir uygar ülkede, kamusal gücün bireylere haksız olarak verdiği zararların yine devletçe üstlenilip karşılanması gereği, tartışma konusu yapılmamaktadır. Çünkü gerek Fransa’da ve gerekse ülkemizde, öğretide olduğu kadar yargısal içtihatlarda da genel kabul gören yaklaşıma göre, İdarenin hukuki (mali) sorumluluğunun kabul edilmesi Hukuk Devletinin olmazsa olmaz gereklerinden biri olarak görülmektedir. Ancak, idarenin hukuki (mali) sorumluluğu ilkesi, Fransa’da olduğu gibi, ülkemizde de pozitif hukuk kurallarından önce ve onlardan ziyade yargısal içtihatlarla yaratılıp şekillendirildiğinden; sürekli bir değişim ve dönüşüm içinde olmuştur. İdarenin sorumluluğu ile ilgili bu dinamik ve evrimsel özellik, kuşkusuz, kaçınılmaz olduğu kadar yararlıdır da. Zira ancak bu sayede, İdarenin her geçen gün artan ve karmaşık bir hal alan faaliyetlerinin yol açabileceği zararların tazmin edilebilme imkân ve koşulları ihtiyaçlara en uygun şekilde cevap verebilecek bir tarzda belirlenebilir. Ne var ki, bunun beraberinde getirebileceği birtakım sakıncalar da yok değil. Bunun en somut kanıtı ise, inceleme konumuzu teşkil eden; mahkemece hükmedilen manevi tazminata faiz de yürütülüp yürütülemeyeceği meselesidir. Gerçekten de, aşağıda ortaya koyacağımız gibi, hükmedilen manevi tazminata faiz yürütülüp yürütülmeyeceği sorununa ilişkin olarak Danıştay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kararları arasında bir birlik ve uyum bulunmadığı gibi, her bir Yüksek Mahkemenin kendi uygulaması da aynı birlik ve uyumu göstermekten uzaktır. Oysa özel hukuk alanında ve adli yargı yerlerinin uygulamasında, böyle bir sorunun yaşanmadığı görülmektedir. Nitekim gerek Yargıtay’ın ve gerekse doktrinin yaklaşımına bakıldığında, hükmedilen manevi tazminata faiz de yürütülmesi gerektiğinin tartışmasız bir şekilde kabul edildiği gözlenmektedir. Hukuk düzeni bakımından arzu edilmeyecek bu sonucun bir an önce son bulmasında sayısız fayda vardır. Danıştay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin yeni kararlarında söz konusu duruma son verecek bir gelişmenin işaretleri görülmekte ise de, bu kararlara bakarak sorunun hal edilmiş olduğunu söylemek henüz erken görünmektedirKeywords : Danıştay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi, Manevi