- International Journal of Social Sciences and Education Research
- Volume:2 Issue:4
- Studies of restructuring in Ministry of Health in the context of new public administration
Studies of restructuring in Ministry of Health in the context of new public administration
Authors : İsmail Sevinç, Kubilay Özer
Pages : 1373-1387
Doi:10.24289/ijsser.279012
View : 17 | Download : 9
Publication Date : 2016-10-01
Article Type : Research Paper
Abstract :Dünya’da değişen kamu politikaları kaçınılmaz olarak ülkemiz kamu yönetimini etkilemektedir. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ortaya çıkan sosyal devlet anlayışı, 1970 yılında dünyada yaşanan ekonomik kriz sonrası devlet yapılanmasında özel sektörün teknik ve uygulamalarının kullanılması gibi yeni yaklaşımlar ve arayışlarla değişmeye başlamıştır. Bu yaklaşımlar arasında en önemli yere sahip olan kuşkusuz Yeni Kamu Yönetim anlayışı olmuştur. Yeni kamu yönetim anlayışı, klasik kamu yönetimi ile özel sektör yönetim anlayışı arasında çok özel bir yere ve tekniğe sahiptir. Özel sektör mantığı ve yönetim uygulamalarını kamuya uygulayan bu yeni teknik, insan kaynaklarının yönetimine öncelik vermektedir. Bu bağlamda 1960’lı yıllarda benimsenen sağlıkta sosyalizasyon politikalarından 1980’li yıllarda vazgeçilmeye başlanarak 1981, 1983, 1987 ve 1990 yıllarında sağlıkta özel sektörü ön plana çıkarmaya çalışan sağlık politikaları gündeme gelmiş, ancak önemli bir aşama kaydedilmemiştir. 2003 yılında Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısı da yasalaşamayınca Sağlıkta Dönüşüm Programı adı verilen reform ile ülkemizde sağlık ortamı yeniden yapılandırılmaya başlanmıştır. Finansal açıdan Uluslararası Para Fonu, Dünya Bankası tarafından desteklenen ve Dünya Sağlık Örgütü’nün belirleyici olduğu program, Türkiye’nin sağlık sorunlarını çözmeye yönelik olduğu söylense de dünyadaki sağlıkta dönüşüm ile uyum içindedir. Yerel karar alıcıların toplumun gereksinimlerine daha iyi yanıt verebilecek olması, toplumun yerel hizmetlerin planlanması ve denetlenmesine katılımının demokrasiyi geliştirecek olması ve yerel düzenlemenin kaynakların daha etkin kullanılmasını sağlayacak olması desantralizasyon uygulamalarının temel gerekçeleri olarak ifade edilmektedir. Ancak Latin Amerika’da yaşanan deneyim, Dünya Bankası patentli bu gerekçeleri doğrulamamıştır. Çünkü Latin Amerika’da desantralizasyon uygulaması sonrasında verimli işletmeler haline gelen sağlık kurumları, kazançlarını maksimize etmek için olmayan hasta olmayan insanlar, yanlış teşhisler, mükerrer hesaplar ve yazılmayan ilaçlar için kesilen faturalar vb. yollarla her zaman kârı öncelemişlerdir. Reformların gerekçesi olan kalite ise bu “verimli işletmelerin” unutulan bileşeni olmuştur. Öte yandan Latin Amerika tecrübesi yerel önceliklerin sağlık politikaları açısından her zaman doğru kararlar veremediğini de göstermiştir.2011 yılında çıkarılan 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile üçlü yapı güçlü yapı diye savunulan Sağlık Bakanlığı merkez teşkilatı yapısı Bağlı Kuruluşlar, Sağlık Politikaları Kurulu ve Hizmet Birimleri şekline dönüştürülmüştür. Bunun Sağlık Bakanlığı taşra teşkilatına yansıması ise İllerde Sağlık Müdürlüğü’nün yanı sıra Halk Sağlığı Müdürlüğü ve Kamu Hastane Birlikleri Sekterlikleri’nin kurulması olmuştur. Bu çalışmada sağlıkta yaşanan küresel dönüşümün Sağlık Bakanlığı Merkez ve Taşra Teşkilatı üzerine etkileri incelenmek istenmiştir.Keywords : Yeni Kamu Yönetimi, Sağlık Bakanlığı, Yeniden Yapılandırma