- Art-Sanat Dergisi
- Issue:9
- İNSAN VE VAMPİR: SADECE ÂŞIKLAR HAYATTA KALIR FİLMİNDE VARLIĞIN SPİNOZACI TEMSİLİ
İNSAN VE VAMPİR: SADECE ÂŞIKLAR HAYATTA KALIR FİLMİNDE VARLIĞIN SPİNOZACI TEMSİLİ
Authors : Zeliha DİŞÇİ
Pages : 367-384
View : 11 | Download : 5
Publication Date : 2018-12-12
Article Type : Research Paper
Abstract :İlk önemli filmini 1980’de çeken Amerikalı yönetmen Jim Jarmusch, Hollywood’la özdeşleşen film mantığının yıkılmasında ve modern bağımsız sinemanın oluşmasında öne çıkan bir isimdir. Jarmusch’un sinemada alışılagelen kavrayışları yerinden eden önemli filmlerinden biri olan Sadece Aşıklar Hayatta Kalır’ı ele alan bu çalışma, “insan varlığı” konusuna odaklanmaktadır. Köklerini Antikite’den alıp Rönesans ve Aydınlanma ile değer kazanan insanın Batı’daki kavrayışına göre insan varlığı aklını kullanan, kendi seçimlerini yapan özgür bir bireydir. Bu haliyle diğer bütün varlıklardan kendini ayırmakta ve egemenliğini ilan etmektedir. Onun yarattığı modern dünya tarih boyunca elde edilenler arasında en gelişmişi, uygar olanıdır. Düşünsel alanda insan bu şekilde yüceltilirken, gerçek yaşama bakıldığında savaşların, açlığın ve göçebe yaşamın yaygınlaştığı görülmektedir. Bu durumda akla gelen soru şudur: insan varlığı gerçekten “egemen” bir varlık mıdır? İşte bu soruyu kalkış noktası yapan bu çalışma, geleneksel insan varlığını “vampir” fikriyle tartışmaya açan Jarmusch’un filmine, ünlü düşünür Benedictus Spinoza’nın varlık ve insan varlığı konusundaki görüşleriyle birlikte odaklanmaktadır. İnsanın kendi varlığını merkeze alarak kendine göre yarattığı vampir fikrini değişime uğratan bu filmin, Spinoza’nın düşüncelerine paralel şekilde insan kavrayışını nasıl yeniden kurduğunu göstermektedir.Keywords : Akıl, insan, vampir, varlık, duygulanım, egemenlik