Diyarbakır Arkeoloji Müzesinde Bulunan Selçuklu Dönemi Kapı Aslanları
Authors : Sahure Yariş
Pages : 227-259
Doi:10.26650/artsanat.2024.22.1479813
View : 56 | Download : 59
Publication Date : 2024-08-08
Article Type : Research Paper
Abstract :Bu çalışmada Diyarbakır Arkeoloji Müzesinde bulunan 1935 yılında Şırnak’ın Cizre ilçesinden getirilmiş aslan figürlü iki taş eser incelenmiştir. Birçok medeniyette görülen aslan figürü, cesaret, kudret, güç, iktidar, koruyuculuk, asalet, nazarlık ve güneş gibi sembolik ifadelerle mimaride ve el sanatlarında işlenmiştir. Aslan, Selçuklular Dönemi’nde de benzer anlamlarla yapılar üzerinde yerini almasının yanı sıra estetik yönden de dikkat çekmektedir. Kuruluşundan beri birçok medeniyete ev sahipliği yapan Cizre, Sultan Melikşah döneminde 1085 yılında Selçuklu hâkimiyetine girmiştir. Bu dönemde ilçede hem yeni inşa faaliyetleri başlamış hem de önceki medeniyetlere ait yapılar onarılarak veya eklemeler yapılarak tekrar kullanılmıştır. Diyarbakır Arkeoloji Müzesindeki aslan figürlü iki taşın, Cizre’deki hangi yapıdan getirildiği konusunda bilgi bulunmamaktadır. Abidevi ölçülerde olmayan bu taşlar, 12. yüzyıla tarihlendirilmektedir. Taşlar üzerinde kabartma olarak işlenmiş olan aslan figürleri, sembolik anlamları bakımından hayvan üslubu ve Selçuklu geleneği içerisinde değerlendirilmiştir. Aslan figürünün güç, kuvvet ve kudret sembolleri dışında, “Kapı aslanları” ifadesi ile koruyucu, bekçi işleviyle yapılmış olabileceği, Türk-İslam sanatı içerisindeki yeri açıklanmaya çalışılmıştır.Keywords : Figür, Sembolizm, Diyarbakır, Selçuklu Sanatı, Kapı Aslanları