Sehl-i Mümteni Estetiği
Authors : Adem CAN
Pages : 37-52
Doi:10.14222/Turkiyat4234
View : 14 | Download : 12
Publication Date : 2020-01-31
Article Type : Research Paper
Abstract :Söz manadan farklıdır, edebî söz ise söyleyen kişiye aittir. Şiir, söz olarak tezahür eder. Klasik Türk şiirinde sözün veciz olanı makbuldür. Bu nedenle sehl-i mümteni söze daima ilgi gösterilmiştir. Türkçede sözün estetik formu sehl-i mümtenidir. Varlıkların hâl ve hareketlerini estetik gösteren özellikler sadelik, denge, uyum, ahenk, bütünlük, zarafet vs.dir. İnsan davranışlarının zarif kabul edilenleri, bu özelliklerin yanı sıra sarf edilen kuvveti gizleyecek kadar kolay yapılanlardır. Keza sözün de yüklendiği manayı rahatlıkla taşıması estetik bir kıymet taşır. Klasik edebiyatta buna letafet adı verilmektedir. Letafet sehl-i mümteninin asgari şartıdır. Bununla birlikte sehl-i mümteni söz ayıklanmış sözdür. Belagat ilminde sözü ayıklamanın en ileri biçimine hazf denilirdi. Kelime sayısının en aza indirildiği daha estetik söz sanatına ise icaz adı verilir. Buna göre bir fikri, meramı, hissi veya manayı güçlendirmek için kelime sayısı en aza indirilmelidir. Sehl-i mümteni sözün bir diğer rüknü tabiiliktir. Şiir dilinin tabiiyeti samimiyetinden ileri gelir. Edebiyatta samimiyet, sanatkârın sözüyle özünün bir olması ve sözün sunilikten kurtulmasıdır. Sehl-i mümteni söze malik şairler, yaşadıkları olağanüstü hâlleri anlatan, iç dünyaları zengin, deha sahibi kişilerdir. Manayı tam duydukları gibi ona en yakışan ifadeyi de kendiliğinden buluverirler. Bu, kalbe doğan mananın kendine uygun söze dökülmesi, mana ve ifadenin bütünleşmesi, dilin nihai formunu bulmasıdır.Keywords : söz, edebî söz