- Bilig
- Issue:72
- Erken Dönem Anadolu Sufiliği ve Halk İslam’ında Hulûlcü Yaklaşımlar ve Hulûl Anlayışının Farklı Teza...
Erken Dönem Anadolu Sufiliği ve Halk İslam’ında Hulûlcü Yaklaşımlar ve Hulûl Anlayışının Farklı Tezahürleri
Authors : Resul AY
Pages : 1-24
View : 11 | Download : 6
Publication Date : 2015-03-01
Article Type : Other Papers
Abstract :Erken dönem Anadolu Sufiliği ve Halk İslam’ı, İslam dünyasındaki pek çok ilim ve düşünce birikimine varis olduğu gibi, aşırı Şia geleneğinde ve bazı felsefe ve tasavvuf ekollerinde etkili olan hulûl anlayışlarından da etkilenmiştir. Alevi-Bektaşi kesimde Hz. Ali üzerinden etkili olan hulûl anlayışı hem Hz. Ali’ye hem de onunla bir görülen bazı Alevî-Bektaşi büyüklerine ulûhiyet atfetme şeklinde yansımıştır. Ayrıca Anadolu’da etkili bazı sufi çevrelerde aşırı tevhitçi yaklaşımlar çerçevesinde de hululcü anlayışları yansımaları görülür. Hem Alevi-Bektaşi gelenekteki insana ulûhiyet atfetme eğilimi hem de bahsi geçen aşırı vahdetçi tasavvufî yaklaşımlar nasıl bir hulul anlamı taşıyor? Doğrudan Tanrının insan bedeninde tecessüd/tecessüm etmesi mi kastediliyor, yoksa tanrı ile insan arasındaki münasebeti açıklayan ve vahdet-i vücûd anlayışında da karşılığı olan tecelli ve tezahürlerin suretin yerini alması mı? Eşyada batın ve eşyanın özü/hakikati olarak nitelenen Tanrısal yönün eşyadaki suret yönüyle bütünleşmesiyle eşyanın ulûhiyet kazanması şeklinde mi düşünülmeli? Burada Hz. Ali’yle ilişkili ulûhiyet anlayışı onun Nûr-ı Muhammedî ile irtibatı ve bu yolla yaratılıp bütün mahlûkata kaynaklık teşkil eden ilk nur/ilk varlık kabul edilmesi üzerinden okunmaya çalışılır. Bazı Alevî-Bektaşi büyüklerinin Ali’yle özdeşleştirilmesi ve onlara ulûhiyet atfedilmesiyse tenasüh yansıması olmakla birlikte genellikle bu kozmik ve ezel Ali’nin tecellisi, tezahürü ya da doğrudan bedenleşmesiyle alakalı inançlar olarak görülür. Diğer tasavvufi kesime yönelik hulul nitelemesi de yine onların Tanrı-âlem/insan ilişkisine yükledikleri anlam üzerinden görülmeye çalışılırKeywords : Hulûl, ulûhiyet, Hz Ali, Alevîlik, Bektaşîlik, vahdet i vücûd, panteizm