Puvatya Savaşı (732)
Authors : İsmail Ceran
Pages : 17-47
View : 13 | Download : 7
Publication Date : 2016-12-10
Article Type : Research Paper
Abstract :711 yılında Müslümanlar İspanya’yı fethettiler. 719’da Languedoc’u işgal ettiler. Rhône ile Pireneler arasında kalan bu bölge o dönemde Septimania diye adlandırılıyordu. 721 yılında Akitanya Dükü Eudes tarafından Toulouse’da durduruldular. Bunun üzerine bakışlarını doğu istikametine çevirdiler. 725 yılında Nimes ve Arles’ı aldılar. Aynı yıl Bourgogne bölgesindeki Autun manastırına başarılı bir sefer düzenlediler. 732 yılında, Endülüs valisi Abdurrahman, Tours üzerine yürüdü. Ordusu Araplardan ve yeni Müslüman olmuş Berberilerden müteşekkildi, O, Fransa’yı fethedip İstanbul’a yürümek niyetindeydi. Ancak, Eudes’ün çağrısına cevap veren Charles Martel, özellikle Frank piyadelerinden oluşan ordusuyla aynı şehre yürüdü. İki ordu Poitiers ve Tours arasında, Moussais la Bataille denen yerde savaş düzeni aldı. Yaklaşık on gün boyunca, askerler birbirlerini gözlemlediler ve küçük çaplı çatışmalar yaşandı. 25 Ekim 732 günü, Ramazan ayında Müslümanlar savaşa tutuştu. Hafif süvari birliklerinden oluşan İslam ordusu hücuma geçti; fakat birbirlerine sıkı sıkıya kenetlenmiş Frank birliklerinin saflarını dağıtıp piyade birlikleri için bir gedik açamadı ve bir duvara çarpmış gibi geri çekilmek zorunda kaldı. Abdurrahman el-Gâfikî şiddetli savaşta şehit oldu ve ordusu geceleyin Narbonne’a geri çekildi. Bu askeri savaş hemen eğitimli çevrelerde çok büyük bir yankı uyandırdı. Hatta daha sonraları bir İspanyol vakayinamesi bu savaşı Avrupalıların kâfirlere insert ignore into journalissuearticles values(Müslümanları kastediyor); karşı bir zaferi olarak yansıttı. Bu durum kültür ve medeniyet bağlamında Avrupa’nın ilk deneyimi olarak görüldü. Böylece Hıristiyan tarihçiler, Charles Martel’i Hıristiyanlığın şampiyonu sıfatıyla övdüler ve Hıristiyanlığın Avrupa’nın dini olarak kalmasını sağlayan bu savaşı da, İslam’a karşı verilen mücadelede kesin bir dönüm noktası olarak nitelendirdiler.Keywords : Abdurrahman el Gâfikî, Puvatya, Franklar, Charles Martel