Tel‘în İçerikli Bir Rivayetin Tahlili: Halîfe Mu‘tazıd-Billâh Örneği
Authors : Mustafa TANRIVERDİ
Pages : 269-303
Doi:10.37697/eskiyeni.1033630
View : 4 | Download : 3
Publication Date : 2022-03-20
Article Type : Research Paper
Abstract :Tel‘în söylemlerinin tarihi geçmişi irdelendiğinde söz konusu eylemler, İslam Tarihi’nin erken dönemlerine kadar geri götürülebilir. Başlangıcına ilişkin kesin bir tarih vermek mümkün değilse de bu söylemlerin, genellikle Hz. Osman’ın insert ignore into journalissuearticles values(öl. 35/656); şehadetini takip eden sürece tarihlenen siyasî-itikadî ayrışma ile başladığı kabul edilmektedir. Zira tel‘în ifadelerinin Hz. Ali insert ignore into journalissuearticles values(öl. 40/661); ile Muâviye insert ignore into journalissuearticles values(öl. 60/680); arasında cereyan eden ve siyasî bölünmelere neden olan Sıffîn insert ignore into journalissuearticles values(37/657); hadisesiyle Tahkîm sonrası gündeme geldiği görülmekte, tarihi süreç içerisinde de gerek Emevîler gerekse Abbâsîler döneminde çeşitli nedenlerle zaman zaman tel‘în söylemlerine başvurulduğu anlaşılmaktadır. Bu durum, politik gayelerle belli şahıs ve zümreleri hedef alan lanet söylemlerinin rivayetlere dönüşinsert ignore into journalissuearticles values(türül);mesi bakımından uydurma olgusunu yakından ilgilendirmektedir. Öyle ki, İslam Tarihi’nin erken dönemlerinden itibaren birçok sebeple hadis uydurulmuş ve Hz. Peygamber’in insert ignore into journalissuearticles values(s.a.v.); dinî otoritesi istismar edilmiştir. Mevzû hadis, en genel anlamıyla bir söz ya da fiilin Hz. Peygamber insert ignore into journalissuearticles values(s.a.v.); adına uydurularak ona nispet edilmesidir. Fitne ile başlayan uydurma faaliyetleri, takip eden süreçte Müslüman toplumun siyasî olarak ayrışmasıyla hız kazanmıştır. Bunun yanı sıra Emevî-Abbâsî çekişmesi de tarihte birçok kez politik nedenlerle uydurma hadislerin ihdasına neden olmuştur. Zira başta Muâviye hakkında olmak üzere Emevîler lehinde başlatılan uydurma faaliyeti, Abbâsîler devrinde de aynı amaçla sürdürülmüş ve Hz. Peygamber’in insert ignore into journalissuearticles values(s.a.v.); dilinden Seffâh, Mansûr ve Mehdî gibi bazı Abbâsî halifeleri övülmüştür. Söz konusu çekişme bu dönemlerde uydurma hadislerin devreye sokulduğu politik bir tavır haline gelmiş ve bu doğrultuda taraflar kendi politik amaçlarına uygun lehte ve aleyhte, belli başlı şahıs veya gruplara yönelik tebcîl yahut tahkîr içeren rivayetleri gündeme getirmişlerdir. Bu durumun sıra dışı bir örneği ise bahse konu uydurma haberlerin bizzat bir Abbâsî halifesinin emriyle tel‘în bildirisine dönüştürülmüş olmasıdır. Nitekim Mu‘tazıd-Billâh insert ignore into journalissuearticles values(279/892-289/902); hilafetinin son dönemlerine doğru aldığı radikal bir kararla cuma günleri minberlerde başta Muâviye olmak üzere Ümeyyeoğulları aleyhinde lanet içerikli bir hutbe okutulmasını emretmiştir. Bu doğrultuda bizzat Halîfe’nin emriyle hazırlanan metinde, çeşitli ayetlerin yanı sıra birtakım rivayetler de Emevî hanedanlığı ve onların önde gelen siyasî temsilcileriyle ilişkilendirilmiştir. Halîfe, Hz. Peygamber’in bir defasında Ebû Süfyân’a insert ignore into journalissuearticles values(öl. 31/651); ve oğulları Muâviye ile Yezîd’e insert ignore into journalissuearticles values(öl. 18/639); lanet ettiğine yönelik bir rivayeti gündeme getirerek insert ignore into journalissuearticles values(el-İsrâ 17/60 gibi); bazı ayetleri bağlamından koparmak suretiyle bu minvalde yorumlarda bulunmuştur. İşte bu makalede Emevî-Abbâsî çekişmesi özelinde siyasî ikbâl uğruna Hz. Peygamber’in dinî otoritesini istismara kadar uzanan bir teşebbüs, uydurma hadis olgusu üzerinden incelenmekte; Mu‘tazıd-Billâh’ın politik tavrına mesnet teşkil eden söz konusu rivayetin isnad ve metin yönünden tetkîki yapılmaktadır. Anahtar KelimelerKeywords : Hadis, Abbâsîler, Mevzu, el Mutazıd Billâh, Telîn, Tarih