MİSTİSİZM VE TASAVVUF FELSEFESİNDE HİKMET DİLİ
Authors : Mehmet Kasım ÖZGEN
Pages : 93-123
View : 8 | Download : 9
Publication Date : 2020-12-15
Article Type : Research Paper
Abstract :İnsan sosyal ve manevi bir varlıktır. Aynı zamanda insan kendini “olgunlaştırma” ve “öteki” ile birlikte yaşama” eğilimine doğuştan sahiptir. Bir başka deyişle insan bu yetileriyle kâmil insan olmak için hikmet ve hayat sahibi olmak zorundadır. İnsanı olgunlaştıran bir dil ancak hikmet dilidir. İnsan aynı zamanda kendini yetkinleştirmek isteyen bir varlıktır. Bütün mistik ve felsefi geleneklerde bu yetkinleşme serüvenin düşünce özeti vardır. Yetkinleşme veya benliğin erdemli ve hikmet sahibi olmasını sağlayan da yine dil yetisidir. Dil, anlamı taşıyan ve düşünceyi aktaran bir yetkinleştirici bir araçtır. Ancak insan sadece fiziksel bir varlık insert ignore into journalissuearticles values(düşünce); değil; aynı zamanda metafiziksel insert ignore into journalissuearticles values(mana/hikmet sahibi); bir varlıktır. Hikmet dilinde söz iki yönlüdür. Birinci yönünde söz, zihnin dille ürettiği anlamlı seslerdir. İkinci yönden ise logosu çağrıştıran metafizik bir boyuta sahiptir. Söz/kelam/hikmet bilinmeyen ve görülmeyen bir dünyadan görünür ve dünyaya taşar. Eğer zihin, kendini metafizik söze/hikmete uygun bir hale getirebilirse, o, kendi iç dünyasını da hikmet dili olarak inşa edebilir. Ancak bunun için sözü dinleme becerisine sahip olmak gerekir ki sözün gücü zihinde inkişaf edebilsin. Söz, eğer dinlenirse, hakikatin en büyük kılavuzudur. Çünkü yetkin söz hikmettir. Muhasibi’nin de dediği gibi, dinlemeyi öğrenmek hikmetin başıdır. Heidegger aynı düşünceyi “kulağımız en ontolojik organımızdır” şeklinde ifade eder. Sözü dinleme becerisi geliştikçe, hikmetin gücü zihinde ve dilde etkisini göstermeye başlar.Keywords : Tasavvuf Felsefesi, Mistisizm, Dil Felsefesi, Hikmet Dili