Bir Ekodistopya Olarak Tahsin Yücel’in Gökdelen Romanı
Authors : Fatih YALÇIN
Pages : 107-114
Doi:10.18795/gumusmaviatlas.694784
View : 12 | Download : 4
Publication Date : 2020-04-25
Article Type : Research Paper
Abstract :Ütopya çağının realitesinden ilham alınarak oluşturulmuş bir insanî/dünyevî cennet; benzer bir şekilde kendi dünya cennetini inşa etme sürecinde yaşadığı hayal kırıklıklarının bir sonucu olarak oluşmuş karamsar havada hayat bulan distopya/karşı ütopya da bir cehennem tasavvuru olarak düşünülebilir. Ütopya, kilisenin tahakkümünde kurtulup aklı hayatın merkezine koyan ve yaşamaktan coşkun bir haz duyan Rönesans adamının yalnız gelecekte ve öte dünyada değil şimdi ve bu dünyada mutlu olma arzusunun bir sonucudur. Doğal olarak akıl ve insan merkezli dünya tasarımın bir sonucudur. Distopya ise ütopyaya kaynaklık eden hayat felsefesinin çöküşü ve hayal kırıklığından beslenir. Tahsin Yücel’in “Gökdelen” adlı eseri distopik özellikleri bulunan bir romandır. Bu romanda distopyanın en belirgin özellikleri uzamda ortaya çıkar. Bu distopik İstanbul gökdelenlerle doludur. Bir anlamda bu uzam, kapitalizmin varacağı son noktayı görünür kılma kaygısının bir yansımasıdır. Gökdelenler geleneksel yatay ilişkilerin yerini dikey/hiyerarşik ilişkilere bıraktığının somut bir göstergesidir. Romanlarında betimlemelere, uzamla ilgili ayrıntılara pek girmeyen Tahsin Yücel, Gökdelen romanında uzamı öne çıkaran bir üslup benimser. Bu romanın bir başka öne çıkan tarafı da yazarın, insanın çevreyle olan ilişkisini, insan odaklı dünya tasarımının nihai sonuçlarına dikkat çekme çabasıdır. Çalışmanın başlığından da anlaşılabileceği gibi biz bu çalışmada ekoeleştirel bir yaklaşımla romanda insan ve çevre ilişkisine odaklanacak, distopik gelecek tasavvurlarının ekolojik kaygılarla kesiştiği alana dikkat çekmeye çalışacağız.Keywords : Ekoeleştiri, Distopya, Ekodistopya, Tahsin Yücel