Two Walls of Lefkoşa: The Validity of Division
Authors : Sıla ÖZDEMİR
Pages : 30-57
Doi:10.31198/idealkent.416241
View : 14 | Download : 239
Publication Date : 2018-04-25
Article Type : Review Paper
Abstract :Duvarlar kentin ve medeniyetin insan eliyle oluşturulmuş mimari ve sanatsal parçalarıdır. Duvarların iki yüzü vardır. Bu nedenle hem koruma, kapsama ve aidiyet sembolü olurken hem de ayırma ve dışarda bırakmayı da sembolize etmektedirler. Bu çalışmada Dünyanın son bölünmüş başkenti olan Lefkoşa’da duvarların bu iki yönü ele alınmıştır. İlk olarak duvar yapısının anlamları ve duvarlara yönelik kavramlar tartışılmış olup, duvarın kent için birleşitirci ve ayrıştırıcı bir eleman olarak rolü irdelenmiştir. Birleştirici olarak kabul edilen duvarlı-surlu kentler de dahil olmak üzere duvar elemanı beraberinde gerileme ve terkedilme gibi sosyo-mekansal sorunları da getirebilmektedir. Bu bakış açısı doğrultusunda dünya genelinde duvarlarıyla bilinen ve seçilmiş duvarlı-surlu kentler hem gerileme sorunları hem de bu sorunlara yönelik kentsel tasarım yaklaşımları kapsamında incelenmiştir. Bu kapsamda birleştirici duvarlara sahip olarak değerlendirilebilecek Belçika’nın Bruges ve Malta’nın Valetta kentleri içerdikleri sorunlar ve bu sorunlara yönelik geliştirilen kentsel tasarım odaklı yaklaşımlar ışığında incelenmiştir. Benzer şekilde ayrıştırıcı duvarlara sahip olan ve bölünmüş kent olarak tanınan Belfast ve Berlin kentleri de bu çerçevede irdelenmiştir. Ardından hem birleştirici hem de ayırıcı nitelikte duvarlara sahip olan Lefkoşa-Suriçinin duvarlarının tarihsel oluşumu ele alınarak kentin ikili duvarlı yapısı ortaya konulmuştur. Bu kapsamda Lefkoşa Suriçine yönelik bugüne kadar yapılan teorik çalışmalar ve müdahale biçimleri de değerlendirilmiş ve eleştirilmiştir. Çalışmanın sonunda paylaşılan ortak değerler de gözetilerek ileriye yönelik tasarım odaklı öneriler sunulmuştur.Keywords : Duvarlı surlu, kentler, bölünmüş kentler, mimari semboller, Berlin, Belfast, Bruges, Valetta, Lefkoşa SuriçiKıbrıs