Mâtürîdî’ye Göre Allah’ın Varlığını Aklen Bilmenin İmkânı
Authors : Fatma AYGÜN
Pages : 300-301
View : 6 | Download : 4
Publication Date : 2019-06-30
Article Type : Other Papers
Abstract :Allah`ın varlığını aklen bilmenin imkânı meselesi tarih boyunca felsefî ve teolojik tartışmaların en önemli konularından birisi olmuştur. Bu mesele Ebû Hanîfe geleneğinin en güçlü siması ve Ehl-i Sünnet kelâmının kuruluşunda en büyük paya sahip olan Ebû Mansûr Muhammed b. Muhammed b. Mahmûd el-Mâtürîdî insert ignore into journalissuearticles values(ö. 333/944); tarafından da ele alınmıştır. `Eşyanın gerçekliği vardır` şeklindeki ilkeyi düşünce sisteminin temeline yerleştiren Mâtürîdî, “kadîm-hâdis varlık” insert ignore into journalissuearticles values(Allah-âlem); ayrımına dayanmış ve “hâdis âlemin” yaratıcısı olan Allah’a insert ignore into journalissuearticles values(kadîme); delâlet ettiğinden bahsetmiştir. Bu delâletin iki farklı alanı ontolojik olarak eşitleme anlamına gelmediğinden söz eden Mâtürîdî, hudûsa delâlet eden özellikleri Allah`tan olumsuzlamıştır. O, `istidlâl bi`ş-şâhid ale`l-gâib` yöntemini kullanmış, metafizik bilginin imkânının aklın istidlâlinden geçtiğini belirterek şahitteki bir hüküm sebebiyle şâhid ile gâib arasında ilişki kurulabileceğini düşünmüştür. Nesnelerin sonradanlığının insert ignore into journalissuearticles values(hudûs); gerektirdiği `bir fâil neden` düşüncesinden `bir ilk fail` düşüncesine ulaşan Mâtürîdî, kötülük insert ignore into journalissuearticles values(şer); olarak gördüğümüz şeyler dâhil evrende var olan tüm şeylerin `hikmet`in bir tezahürü olarak ortaya çıktığından bahsetmiştir. Allah`ın her türlü eksiklikten münezzeh ve her türlü kemâlle muttasıf bir varlık olduğunu belirten Mâtürîdî, insanlar için kullanılabilen birtakım pozitif niteliklerin mecaza başvurmadan, benzeşmeye yol açmadan Allah için de kullanılabileceğini savunmuştur. Mâtürîdî, insanın bilen insert ignore into journalissuearticles values(rasyonel); bir varlık oluşundan hareketle Yaratıcı`nın varlığına inanmasının haklı ve mâkul sebeplere dayandığına dikkat çekmiş, hadesü`l-ayân dediği `hudûs` delilini, hikmet ve tedbîr kavramlarını kullandığı `gâye ve nizâm` delilini, hilkat terimiyle ilişkilendirdiği `fıtrat` insert ignore into journalissuearticles values(yaratılıştan doğruyu bulmaya elverişli kabiliyetler); delilini kullanmıştır. İşte biz, Mâtürîdî`nin Allah’ın varlığını aklen bilmeye ilişkin görüşlerini merkeze aldığımız bu çalışmamızda; “bir bütün olarak evrenin ve hayatın anlamını, değerini yorumlamada -Mâtürîdî`nin düşünce sisteminde de yer alan- kozmolojik, teleolojik ve insan yapısından hareket eden fıtrat delillerinin agnostik ve ateistik izahlardan daha makûl ve daha başarılı bir açıklama” getirdiği sonucuna ulaştık.Keywords : Kelâm, Mâtürîdî, Varlık ve Bilgi Anlayışı, Allahın Varlığını Aklen Bilmenin İmkânı, Hudûs Delili, Gâye ve Nizâm Delili, Fıtrat Delili