- Kalemname
- Volume:9 Issue:17
- HUSSERL FENOMENOLOJİSİNDE YÖNELİMSEL BİLİNÇ ve EPİSTEMİK ÖZNENİN OLUŞUMU
HUSSERL FENOMENOLOJİSİNDE YÖNELİMSEL BİLİNÇ ve EPİSTEMİK ÖZNENİN OLUŞUMU
Authors : Halil Akbel
Pages : 40-58
View : 67 | Download : 53
Publication Date : 2024-06-26
Article Type : Research Paper
Abstract :Bu çalışma Edmund Husserl’in (1859-1938) fenomenolojik yönteminin temel kavramlarını, epistemik öznenin kuruluşunda ortaya çıkan ilişki olasılıkları bağlamında incelemeyi hedefler. Bu çerçevede Husserl’in düşüncesinin merkezinde yer alan yönelimsellik, algılayan özne, eyleyen özne-beden, dış dünya ve öznelerarasılık gibi kavramlar, bilincin içsel yapısı ve deneyimlerinden yola çıkılarak fenomenolojik bilinç ve nesne ilişkisinin dünyaya erişimin temel bir biçimi olarak ötekinin kurulmasındaki rolünü oluşturur. Özellikle etkin, mantıksal olarak yadsınamayan özne yeniden rehabilite edilir ve Kartezyen felsefe 20. yüzyıla taşınır. Bu, cogitonun kendisinin sorgulanabilir olmasıyla ilişkilendirilir; hatta bu şüphe olasılığı sorgulanmadan gerçekleştirilir. Husserl, öncelikle bilincin yönelimsel nesnelerin içkinliğine odaklanır. Bu, bireyin kendi bilincinin içsel yapısını ve deneyimlerini anlamak için temel bir adımdır. Ancak, bu yaklaşım izolasyonist bir bakış açısını reddeder. Bu sadece bireyin kendi bilincine odaklanmak için geçici bir aşamadır. Husserl’in asıl amacı, öteki ile olan ilişkileri daha iyi anlamak için kendi bilincimizi ortak bir dünyada konumlandırmaktır. Bu engeli aşmak için, öznelerarasılık veya sağduyu bilgisinin doğduğu diğer öznelere ihtiyaç duyulur. Bu konuların araştırılması, felsefi tartışmalara ve epistemolojik sorunlara yeni bir bakış açısı sunabilir ve okuyuculara Husserl’in felsefi mirasının derinliklerine bir giriş sağlayabilir.Keywords : Husserl, Fenomenoloji, Yönelimsellik, Özne, Öznelerarasılık