Klasik Türk Şiirinde Vaat Meselesi
Authors : Yasemin Akkuş
Pages : 1015-1028
Doi:10.11616/asbi.1516376
View : 17 | Download : 19
Publication Date : 2024-11-30
Article Type : Research Paper
Abstract :\"Vaat\" lütuf ve ihsan gibi insanın talep ettiği bir ihtiyaç iken \"vade\" ise bu talebin zamana yayılması ile mecburi bir bekleyiş ve sabır gerektirir. Vaat, Yaratıcı\'dan gelirse İlâhî\'dir ve hakîkîdir; insandan gelirse beşerîdir ve çoğunlukla yalandır. Klasik Türk şiirinin hayal dünyasında, özellikle ma\'şûkun vaatleri, âşığı heyecanlandırıp ümit verse de vadesi sürekli ertelenen ve gerçekleşmeyen vaatlerdir. Devlet adamları, din adamları ve feleğin vaatleri de tıpkı ma\'şûğunki gibi genellikle yalan vaatlerdir. \"Vaat\" ve \"vade\" kelimeleri, çoğunlukla \"va\'d-i ferdâ, va\'d-i visâl, va\'d-i dîdâr, va\'de-i muhâl, va\'de-i dürûğ...vb.\" gibi tamlamalar etrafında kullanılmıştır. Ayrıca insanların yetiştirdikleri kimyon bitkisine yeşermesi için vaatte bulunmaları ile \"va\'d-i kemmûn\", yalancılığıyla meşhur olmuş bir kişi olan \'Urkûb\'a teşbihle de \"va\'d-i \'Urkûb\" ifadeleri sembolik değeri olan vaatler olarak kabul edilebilir.Keywords : vaat, vade, vadetmek, va\'de i kemmûn