Türk Hakanlığı Muhiti Türk İslâm Kaynaklarında Kâfir
Authors : Saime Selenga GÖKGÖZ
Pages : 123-133
Doi:10.58242/millifolklor.1183087
View : 11 | Download : 8
Publication Date : 2023-04-04
Article Type : Review Paper
Abstract :Makalede \`Allah\`a ve O\`nun iman edilmesini istediklerine inanmamak, inkâr etmek\` anlamında kullanılan küfr olgusunun fail adı kâfir terimi ile onun Kur’anî anlamı Türkçe Kur’an çevirileri içinde en erken tarihli olanı Karahanlı Türkçesi Satır Altı Kur’an Tercümesi TİEM 73 ile 11. yüzyıl Müslüman Türk dünyası-nın kimliğini ve dilini güçlü ve etkili bir biçimde öne çıkaran birincil kaynak kıymetindeki iki başyapıtı; Dîvânu Lugâti’t-Türk ile Kutadgu Bilig üzerinden ele alınmıştır. Kavramın kazandığı anlam-değer yüklenişlerine referans olması bakımından Dede Korkut destanlarının sosyo-kültürel tarihî mecaz coğrafyasına da özellikle bakılmış, etki ve yansıması üzerinde durulmuştur. Kâfir sosyo-kültürel ve sosyo-politik bir terimdir ve kavram – terim olarak her iki düzeyde, İslâmî, İslâmî olmayan, Arap ve Arap olmayan birden çok tarihî bağlam ve anlam çerçevesine yerleşir. Bu kavram en başta Kur’anî bir terimdir; ancak ondan sonra başka birçok dinî ve din dışı kavramla birlikte İslâmlaşmanın sonucu olarak Türk dili, medeniyeti, toplumsal ve kültürel tarihî coğrafyasına mal edilmiştir. Kâfir, Yakın Doğu coğrafyasından doğmuş tektanrıcı dinlere, Musevîlik, Hristiyanlık ve Müslümanlığa mensup olacak olan kutsal kitap toplumlarının da dillerinin ve tarihî eski söz varlığının belki en güçlü, keskin sözcükleri arasındadır. Bu tektanrıcı toplumlar birbirlerini tarihî siyasî ve dinî karşılaşmalara ve çatışmalara bağlı olmadan da kâfir olarak niteler. Kâfir sözcüğü ve başka dinî soyut-somut kavramlar, Türk coğrafyasının genişliği ve tarihî dönemleri düşünüldüğünde bir uçtan diğerine kabarık bir külliyat oluşturan Satır Altı Türkçe Kur’an çevirilerinde izlenebilmektedir. TİEM 73 kâfir sözcüğü için ikili bir özellik sunar, nadiren birkaç ayette ya asıl biçimi korunmuş ya da daima Türkçe iki sözcükle karşılanmıştır. Bunlardan ilki kėrtgün- “inanmak, bir şeye inanmak” fiilinin olumsuzundan kėrtgünmägliler “inanmayanlar” şeklinde türetilerek kâfirleri karşılamıştır. Kâfir için Erken Orta Türkçede türetilmiş bir diğer sözcük tanıġlı sözcüğüdür. Özellikle Yahudiler ve Hristiyanlara vurguyla Kur’an kıssalarında da kâfir imgesi bütün Müslüman kültürler kadar Müslüman Türklerin de düşünce ve duygularının katmanlaşarak evrildiğini gösterir; bunun Dede Korkut destanlarına folklorik etkisi fark edilebilir. TİEM 73’teki kıssalarda da Arapça ve Farsçadan kavram kopyalamadan Eski Türkçenin çeviri dil edinci ve yeterliği görülebilir. Buna, Ashâb-ı Sebt kıssası örnek oluşturabilir. Türk Hakanlığı muhitinin iki Müslüman Türk yazarının kaleminden çıkan çağdaş iki başyapıtta ise; Dîvânu Lugâti’t-Türk ile Kutadgu Bilig\`de de kâfir, kendi sosyo-politik ve sosyo-kültürel dinî kavram alanını yaratmıştır.Keywords : Kâfir imgesi ve simgesel düzen rejim, , Türk Hakanlığı Karahanlı, muhiti, Erken Türk İslâm kaynakları, İlk Türkçe Satır Altı Kuran Tercümesi TİEM 73, Dîvânu Lugâti