İstanbul’un Heykelleri
Authors : Fatma AKYÜREK
Pages : 126-135
View : 10 | Download : 4
Publication Date : 2013-09-01
Article Type : Research Paper
Abstract :Antik Çağ’da heykelleriyle ünlü bir kent olduğunu bildiğimiz İstanbul, Ortaçağ ve Osmanlı dönemlerinde bu niteliğini yitirmiş, heykel ancak yirminci yüzyıl başında kendine yeniden yer bulabilmiştir. İstanbul kentinin açık alanlarında Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte kamusal alanlara heykeller yerleştirilmeye başlanmış ama kentin açık alanları 60’lı yıllara değin resmi söylemin parçası olmak dışında kalan, farklı dil anlayışı kullanan heykellere kapalı kalmıştır. 60’lı yıllardan itibaren çok az sayıda da olsa farklı anlatım dillerine sahip olan heykeller gerçekleştirilmiş ama açık alan heykelinin anlam bağlarının en önemli ögelerinden biri olan çevre ilişkileri, yer değiştirmeler vb. davranışlarla sürekli zarar görmüştür. Aynı zamanda heykel sanatçılarının farklı biçim anlayışlarında ve çok çeşitli anlam dizgeleri içinde geliştirdiği öneriler proje olarak kalmış, yeni önerilerin kamusal mekânlardaki etkileri esas olarak 90’lı yıllardan itibaren görülmeye başlanmıştır. Günümüzde heykel sanatının içeriğine ilişkin düşünce üretiminin giderek zenginleşmesine rağmen heykelin ‘var olabilmesine’ ilişkin sorgulamalar hala tartışmaların içinde önemli bir yer almaktadırKeywords : Kamusal alan, mimari, heykel, anıt, Cumhuriyet İdeolojisi, bellek, yerel yönetim