Gotik Mimari ve Skolastik Felsefe İlişkisi Üzerine Bir Deneme
Authors : Sait Alp AKÇAGÜNER
Pages : 133-143
Doi:10.26835/my.664684
View : 14 | Download : 7
Publication Date : 2020-06-30
Article Type : Research Paper
Abstract :Erwin Panofsky`nin Gotik Mimarlık ve Skolastik Felsefe isimli 1951 tarihli kitabı, müzelerde karşımıza çıkan sanat eserlerinin yanında, içinde yaşadığımız alanları kuşatan mimari unsurların da başka bir gözle değerlendirmesinde yol gösterici oldu. 1934 de ilk kez Jan van Eyck’in “Amolfini Portresi”nin, sadece bir evlilik seremonisini göstermeyip, evliliğin kutsallığına yönelik birçok gizli öğenin sembollerini de barındırdığını öne süren makalesi ile ikonoloji yolunda yeni anlayışların yolunu Panofksy açmıştı. Panofsky’ye göre sanat eserleri sadece maddi değil düşünsel öğelerle de bize bir tarih okuması sunarken eserin katmanları arasındaki farklılıklar ve ilişkilerinin değerlendirilmesi, yaratıldığı çağa ait yeni bilgilere ulaşmayı da sağlar. Üç farklı tabaka halinde karşımıza çıkan sanat nesneleri, ikonolojik yöntem ile tarihsel-sanatsal olarak araştırılabilir. Bu çalışmamızda, Skolastik dönemde inşa edilmiş Gotik mimari üsluptaki kiliselerin ikonolojik araştırmasını yapan Panofsky’nin Skolastik felsefe ve Gotik mimari arasındaki paralelliğe yönelik saptadığı bulgular örneklenmektedir. Çalışmamız ayrıca, mimarinin dışsal ereği de göz önünde bulundurma zorunluluğundan dolayı, bu yöntemin tek başına mimari eserleri betimlemeye yeterli olup olmadığını araştırmayı da amaçlamaktadır.Keywords : Gotik Mimari, İkonoloji, Panofsky, Skolastik Felsefe, Gotik Katedral