- Nüsha
- Volume:24 Issue:59
- FARSÇA ÖĞRETİMİNDE “DOĞAL” YA DA “DOĞRUDAN” YÖNTEMİN BİR ÖRNEĞİ: MİFTÂH-I ZEBÂN-I FÂRSÎ...
FARSÇA ÖĞRETİMİNDE “DOĞAL” YA DA “DOĞRUDAN” YÖNTEMİN BİR ÖRNEĞİ: MİFTÂH-I ZEBÂN-I FÂRSÎ
Authors : Yusuf Öz
Pages : 1-37
Doi:10.32330/nusha.1514014
View : 93 | Download : 93
Publication Date : 2024-12-30
Article Type : Research Paper
Abstract :Anadolu’da Farsça-Türkçe sözlük telifi 15. yüzyılda başlar. Bu yüzyılın ilk yıllarından itibaren her yüzyıl sayıca artan bir sözlük telifiyle karşılaşırız. 15. yüzyıla ait sözlüklerin mukaddimelerinde büyük küçük herkesin Farsça öğrenmeye istekli olduğu, ancak Farsça unutulmaya yüz tutmuş olduğundan bu dilin öğretilmesinin bir ihtiyaç hâline geldiği benzer ifadelerle vurgulanmıştır. Bu manzum ya da mensur sözlüklerin bir kısmı genel amaçlı sözlükler olmayıp Arapça öğrenmekten ziyade Farsça konuşmaya istekli olan çocuklara kelime öğretimi amacıyla hazırlanmış sözlüklerdir. Farsça kelime öğretimini amaçlayan bu sözlüklerde Farsça gramer konularına yer verilmemiş, çocukların Farsça konuşmaya olan eğilimleri dikkate alınarak Farsça fiillerin öğretimine öncelik verilmiştir. Manzum sözlüklerde dahi çocukların Farsça konuşmaya olan ilgileri dikkate alınarak beyitlere, kıtalara serpiştirilmiş Farsça kalıp ifadelere, cümlelere, deyimlere rastlanır. Gramer konuları ise bu yüzyıla ait genel maksatlı sözlüklerde geniş bir şekilde işlenmiş, bazı sözlüklerde kurallar Farsça anlatılmıştır. Sözlükler ve dilbilgisi kitapları yabancı dil öğretiminde reformcu yaklaşım ve yöntemlerin uygulanır olduğu 19. yüzyılın ortalarına kadar Farsçanın öğretiminde temel kaynak işlevi görmüşlerdir. 16. yüzyılda Farsça öğretimi amacıyla sözlük ve gramer kitaplarının temsil ettiği gelenekten, başka bir deyişle dil bilgisi-çeviri yönteminden yaklaşım ve içerik bakımından çok farklı iki eser ile karşılaşırız. Bunlardan biri daha önce iki nüshasını makale konusu ettiğimiz Tuhfetü’l-Uşşâk, diğeri bu makalede konu edilecek olan Miftâh-i Zebân-i Fârsî adlı eserdir. Her ikisi de yabancı dil öğretiminde kelime ve dil bilgisi öğretimi yerine konuşulan dili öğretmeyi önceleyen içeriği ile oldukça yenilikçi eserdir. Her iki eser, Farsça konuşmaya istekli olan çocukların ilgileri ve nasıl bir içerikte eser istedikleri iyi analiz edilerek pedagojik bir yaklaşımla tasarlanmış Farsça konuşma kılavuzudur. Miftâh-i Zebân-i Fârsî Kanuni Sultan Süleyman döneminde Tebrizli Ebî Metâlib İbn Ömer adlı bir şahıs tarafından yazılmıştır. Bazı fasılların bir konu etrafında kurgulanmış olması, ayrıca Türkçe karşılıkların yazılmamış olması Miftâh-i Zebân-i Fârsî’nin en özgün özelliğidir. Gramer bilgisi ve ezberlenecek kelime listesi içermeyen bu eser, bizleri yabancı dil öğretiminde yeni yöntemlerin ve içeriklerin geliştirildiği on dokuzuncu yüzyıldan on altıncı yüzyıla kadar geriye götürmektedir. Makalede Miftâh-i Zebân-i Fârsî’nin müellifi ve metni üzerinde yapılan tespitler değerlendirilecek, eserin Farsça metni verilecektir.Keywords : konuşma kılavuzu, doğal yöntem, doğrudan yöntem, Miftâh-ı Zebân-ı Fârsî, Ebî Metâlib İbn Ömer