الغائية عند المتكلمين
Authors : Ahmed Hazim Yahya AL-QASSAB
Pages : 107-124
Doi:10.5281/zenodo.3903865
View : 16 | Download : 10
Publication Date : 2020-06-30
Article Type : Research Paper
Abstract :Bu araştırma gâiyye mefhumunu incelemektedir. Âlem için gaybî bir açıklama getiren bu mefhum, kısaca şöyle ifade edilebilir: Allah tarafından yaratılan âlem, boşuna değil de bir takım amaçlarla yaratılmıştır. Bu amaçların tamamı en büyük gayede toplanmıştır ki, o da Allah’a kulluk ve evreni imâr etmektir. Ayrıca bu araştırma, bahsedilen mefhumu çeşitli açılardan da ele almaktadır. Konuya ilişkin kelâm âlimlerinin bu meselelerle ilgili görüşleri incelenecektir. Zira kelâm âlimlerinin gâiyye konusundaki görüşleri farklılık arz etmektedir. Sözgelimi Allah'ın ezelî olarak yaratan varlık olması, sıfatları, fiilleri, benzememesi, mahlûk olmaması, alemin varlığının hâdis, mahlûk olması ve Allah'ın onun hâlikı olması, onda çeşitli gayeler, hedeflerle onu yoktan yaratması gibi konularda farklı görüşlere sahiptirler. Aynı şekilde O, hikmet, hedefler ve gayelerle dinleri ve şeriatleri göndermiştir. Kelâmcılar bu konuyla ilgili olarak çeşitli meseleler ortaya koydular. Hatta bu konuda onların görüşleri arasında çatışmalar ortaya çıktı. Örneğin Allah'ın fiillerinde gayenin vücubiyyeti veya vücubiyyetin olmaması, gayelerden geri dönme yahut gayelerden geri dönmenin olmaması, hikmetin varlığının keyfiyyeti, Allah'ın fiillerindeki gaye vb. Buna rağmen bütün kelâmcılar, Allah-u Teâlâ'nın fiillerinde gayenin varlığı, insanlara dönen bir faydanın olduğu, bunun Allah'ın kendisi için olmadığı ve O'nun alemlerden müstağni olduğu hususunda ittifak etmişlerdir.Keywords : Kelâm, Kelâmcılar, Gaye, Hikmet, İllet