- Bingöl Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi
- Issue:16
- Müstakîm-zâde'nin Sözlükçülüğü ve Tercüme-i Kânûnu'l-edeb Adlı Tercümesi
Müstakîm-zâde'nin Sözlükçülüğü ve Tercüme-i Kânûnu'l-edeb Adlı Tercümesi
Authors : Mehmet ÖZTÜRK, Abdullah Muaz GÜVEN, Ahmet YILMAZ
Pages : 383-399
Doi:10.34085/buifd.811347
View : 14 | Download : 7
Publication Date : 2020-12-25
Article Type : Research Paper
Abstract :. yüzyılda Arapça-Türkçe iki dilli ilk sözlük yazılmıştır. XV. ve XVI. yüzyıllarda manzum ve mensur önemli sözlükler tercüme veya telif edilmiştir. Ancak XVIII. yüzyıla kadar yazılan manzum sözlükler iki veya üç dilli iken mensur sözlükler iki dilli olarak düzenlenmiştir. Bu dönemde Anadolu’da madde başı Arapça olan ilk üç dilli mensûr sözlük, İshâk Hocası Ahmed Efendi’nin Zemâhşerî’nin konularına göre tertib edilmiş Mukeddimetü’l-edeb adlı eserine yaptığı Aksa’l-ereb adlı tercümesidir. Anadolu’da Arapça-Farsça-Türkçe olarak tertib edilen ikinci sözlük ise Terceme-i Ḳânûnu’l-edeb’dir. 18. yüzyıl eserlerinden olan bu eserin yurt içinde 5, yurt dışında 2 olmak üzere toplam yedi yazma nüshası tespit edilmiştir. Bu çalışmada Anadolu’da yapılan sözlük faaliyetleri kısaca anlatıldıktan sonra Müstakîm-zâde’nin biyografisi ve sözlükçülüğü incelenmiştir. Akabinde Tercüme-i Ḳânûnu’l-edeb’in tercüme nedenleri açıklanmış, içeriği ve nüshaları tanıtılmıştır. Bu sözlüğün en önemli özelliği, son harfe göre tertib edilen üç dilli ilk sözlük olmasıdır. Müstakîm-zâde’nin yapmış olduğu tercüme ile ansiklopedik bir mahiyet kazanan Ḳânûnu’l-edeb, gerek 60 bin kelimelik hacmiyle gerekse tertib düzeni ve içerdiği geniş malumatla kültür tarihimiz için son derece önemli bir eserdir. Müstakîm-zâde’nin lügat ilminde icazetnâme sahibi bir dil âlimi olması da esere ayrı bir önem kazandırmaktadır. Çalışmamız, bu önemli eseri ilim dünyasına tanıtmayı amaçlamaktadır.Keywords : Türk İslam Edebiyatı, Müstakîm zâde, Tercüme i Ḳânûnul edeb, Hubeyş, Sözlük