- Din ve Bilim - Muş Alparslan Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dergisi
- Volume:7 Issue:1
- Entropi Bakış Açısıyla Termodinamiğin Kıyamet Senaryosu
Entropi Bakış Açısıyla Termodinamiğin Kıyamet Senaryosu
Authors : Ünal Çamdalı
Pages : 7-16
Doi:10.47145/dinbil.1433382
View : 81 | Download : 435
Publication Date : 2024-06-30
Article Type : Research Paper
Abstract :Termodinamik en temel enerji bilimidir. Termal (ısı) ve dinamik (devimsel) kelimelerinden türetilmiştir. Termodinamiğin yasaları; evrenin varoluşundan beri mevcut olmasına rağmen bilimin gelişiminin başlangıcı, İngiltere’deki buhar makinalarının icadından sonradır. Yasalar, sıfırdan başlayarak üçe kadar rakamlarla ifade edilmektedir. Sıfırıncı, Birinci, İkinci ve Üçüncü Yasa olarak tanımlanmaktadır. Tanımlar en temel yasadan başlayarak sıralanmıştır. Bunlar makro yasalardır ve mikro evrende de geçerlidir. Gözleme ve deneye dayalı olarak belirlenmiştir, kuramsal düşünce ürünü değildir. Sıfırıncı Yasa, sıcaklık ölçümünün temelini oluşturmaktadır. Yasa, iki farklı sistemin (veya cismin) diğer üçüncü bir sistemle (veya cisimle) ayrı ayrı ısıl dengede (aynı sıcaklıkta) olması hâlinde, kendi aralarında da ısıl dengenin kendiliğinden (doğal olarak) oluşması gerektiği gerçeğinden hareketle sıcaklık ölçümünün temel ilkesini ve geçerliliğini ortaya koymaktadır. Birinci ve İkinci Yasalar, enerji ile ilgili temel yasalardır. Enerjinin Sakınımı (veya Korunumu) Yasası olarak bilinen birinci yasa ile Entropi Yasası olarak bilinen ikinci yasa, kâinattaki (toplam) enerjinin davranışı ve değişimi ile enerji dönüşümünün hangi bedelle, hangi yönde gerçekleştiğinin temel prensiplerini açıklamaktadır. Bununla birlikte kâinatın ve buna bağlı olarak maddenin (dolayısıyla eşyanın) davranış mekanizmasının anlaşılmasına da ciddi manada katkı sağlamaktadır. Üçüncü Yasa ise kimyasal olarak saf kristal yapılardaki maddelerin, mutlak sıfır sıcaklığa (273 C, 0 K) doğru yaklaştığında, entropilerinin de sıfıra yaklaşacağını; bu sıcaklıktaki söz konusu maddelerde düzensizliğin ve hareketin oluşamayacağını aksine mutlak düzen ve durağanlığın oluşacağını belirtmektedir. Termodinamik biliminin teknik alanlardan felsefeye kadar geniş bir uygulamaya sahip olması, geniş kitleler tarafından tanınmasına neden olmuştur. Termodinamiğin yasaları, evrenin en temel yasalarındandır yani evrenseldir. Bunlar, mühendislik ve diğer pek çok sistemlerin kurulması, işletilmesi ve analizi açısından olduğu kadar evrenin düzeninin ve işleyiş mekanizmasının anlaşılması açısından da önemlidir. Bu bakımdan bazı evren bilimciler; evrenin düzenini ve işleyiş mekanizmasını, termodinamiğin yasalarından yararlanarak açıklamaya çalışmaktadır. Kaldı ki termodinamiğin yasaları, evrenin yaratılışı hakkında da önemli iddialar ortaya koymaktadır. Termodinamiğin ikinci yasasına göre tanımlanan entropi, aslında maddenin (eşyanın) ve enerjinin bir özelliğidir. Özellikler ise basınç, sıcaklık ve hacim gibi sistemi tanımlayan büyüklüklerdir. Entropi, bir sistemin düzensizliğini veya karmaşıklığını diğer ifadeyle kaotik durumunu gösteren nicel bir olgudur ve sayısal olarak hesapla belirlenebilmektedir. Bir sistemin düzensizliği veya karmaşıklığının derecesi ile sistemde oluşan tersinmezlikler, doğru orantılıdır. Tersinmezlikler arttıkça sistemin entropisi de benzer oranda artacaktır. Yasanın, evreni ve içindeki her sistemi etkileyen, bir yapısının olduğu da açıktır. Zamandan ve mekândan bağımsızdır. Zaman ve özellikle mekân adeta bu yasaya bağlıdır. Yasa, evrenin var oluşundan yani t=0 anından beri yürürlüktedir. Evren var olduğu sürece varlığını ve etkisini sürdürmesi beklenmektedir. Zira evren, içindeki madde ve canlılarla birlikte yasaların etkisi altında, belli bir mekanizmaya sahip, sistem veya yapı olarak tanımlanabilir. Yaşamın sürdürülmesi için enerjiye ihtiyaç vardır. Enerji yok olmasa da kaynakların kullanılması süreci, entropi yasasının sonucu olarak onların belli bir potansiyelden (değerden), ölü hâle (çevreye) doğru geçişi (transferi) anlamına gelmektedir. Söz konusu süreç, kâinattaki tüm sistem ve yapılar için benzerdir. Enerji dönüşümlerinin tamamı aynı süreçle gerçekleşirken doğadaki canlılar da yaşamdan ölüme doğru ilerleyen, benzer bir süreçten geçmektedir. En nihayetinde evrendeki tüm enerji kaynakları, çevreye veya üretilen eşyaya transfer olarak (veya edilerek) ölü forma geçecektir. Bu durum evrenin entropi kıyameti olarak tanımlanabilecektir. Kıyametin kopuşu ise gürültü, patırtı, çatırtı, çalkantı vb. kaotik koşulları yansıtmaktadır. Kaynaklarda kıyamet kopmadan önce kozmik olarak durgun bir durumun oluşacağı da bildirilmektedir. Söz konusu durum, kozmik ölü durumdur. Bu çalışmada termodinamiğin yasalarından yararlanılarak entropi ve kıyamet arasında bir ilişki kurulmaya çalışılmıştır. Bu bağlamda evrenin zaman olarak sonunda oluşacak entropi kıyametinin, tıpkı dinî kaynaklardaki (İslam dini de dâhil) kıyamet olgusunda ifade edilen hâle (noktaya) benzediği gerçeği, bilim ve din düzleminde ortaya konmaya çalışılmıştır.Keywords : Entropi, Entropi Kıyameti, Termodinamik, Kıyamet, Benzeşim