- Divan Edebiyatı Araştırmaları Dergisi
- Volume:15 Issue:15
- Azmî-zâde Hâletî’nin Derviş Paşa Hicviyyesi: Hadd-i Mestân
Azmî-zâde Hâletî’nin Derviş Paşa Hicviyyesi: Hadd-i Mestân
Authors : Nusret GEDİK
Pages : 133-166
View : 38 | Download : 15
Publication Date : 2015-12-30
Article Type : Research Paper
Abstract :Hicviyyeler, insanın yaratılıştan gelen; öfke, nefret, alay etme isteği, eleştiri gibi kimi duyguların şairin muhayyilesiyle birleşmesiyle ortaya çıkar. Bu bağlamda bu türün hangi dönemlerde artış gösterdiği dikkatle irdelenmeli, vermeye çalıştığı mesajlar iyi okunmalıdır. Türk edebiyatında da XVII. yüzyılda hiciv türünde örneklerin diğer dönemlere nazaran fazlaca verildiği görülür. Bunda pek tabii ki Osmanlı Devleti’nin bozulmaya başlayan siyasî yapısı önemli rol oynamıştır. Devlet yönetimindeki şahısların çeşitli ayak oyunları ile birbirlerini gözden düşürmeye çalışmaları çok iyi bir gözlemci olan Divan şairlerinin gözünden kaçmamıştır. Şairler zulüm eden, haksızlık peşinde koşan, siyasî oyunlar çeviren kişilerin daimâ kalemleriyle karşısında olmuşlardır. Azmi-zâde Hâletî de bu şairlerden birisidir. Şairin devrin sadrazamı hakkında söylediği ve kaynaklarda bu minvalde bilgi bulunmasına rağmen bugüne kadar ele geçmeyen Hadd-i Mestân adlı hicviyyesi makalenin konusudur. Edebiyat tarihlerinde daha çok rubâi-gûluğu ile anılan Hâletî, hicviyyesinde dönemin hiciv üstadı Nef’î’yi aratmayan sivri bir dil kullanmıştır. Şairin, Osmanlı kroniklerinde adı hiç de iyi anılmayan devrin sadrazamı Derviş Paşa’nın katledilmesinin ardından yazdığı anlaşılan Hadd-i Mestân’ı, Türk hiciv edebiyatı literatüründe önemli bir yer edinecektir.Keywords : Hiciv, hicviyye, XVII yy, Derviş Paşa, Hâletî