- Divan Edebiyatı Araştırmaları Dergisi
- Volume:32 Issue:32
- Sûretten Sîrete: Leylâ’nın Güzelliğine Dair Rivayetlerin Dönüşümü
Sûretten Sîrete: Leylâ’nın Güzelliğine Dair Rivayetlerin Dönüşümü
Authors : Serap Denizmen
Pages : 315-338
Doi:10.15247/devdergisi.1429736
View : 248 | Download : 113
Publication Date : 2024-06-30
Article Type : Research Paper
Abstract :Leylâ ve Mecnûn, klasik Doğu edebiyatının en ünlü aşk hikâyesidir. Kökenini Arap edebiyatından alan bu hikâyedeki Kays b. Mülevvah nâm-ı diğer Mecnûn ve mâşûkası Leylâ’ya dair en eski rivayetler İbn Kuteybe’nin (ö. 889) eş-Şiʿr ve’ş-Şuarâ, Ebü’l-Ferec İsfahânî’nin (ö. 967) el-Eganî adlı eserinde mevcuttur. Özellikle el-Eganî Mecnûn ve Leylâ, Cemîl b. Mamer (ö. 701) ve Buseyne, Kuseyyir b. Abdirrahman (ö. 723) ve Azze gibi ünlü Arap âşıklar hakkında en erken rivayetleri vermesi açısından mühimdir. Bu çalışmada Mevlânâ’nın (ö. 1273) Mesnevi’sinde geçen “Halifenin Leylâ’yı Görmesi” isimli hikâyenin izi sürülmektedir. Anlatıda Leylâ’nın pek güzel olmadığı, sıradan bir kız olduğu vurgulanmaktadır. Leylâ’nın sûretine dair bu iddia Mesnevi’den başlayarak geriye dönük bir şekilde edebî, tarihî ve tasavvufî kaynaklar taranarak araştırılmıştır. Hikâyenin kökeni el-Eganî’de Azze ve Buseyne’ye dair rivayetlerde tespit edilmiş ve her iki mâşûkanın suretine dair anlatılanlar nakledilerek mukayese edilmiştir. Bahsedilen rivayetlerde halife karşısına çıkan, onunla mükaleme eden ve halife tarafından sıradan/çirkin bulunan mâşûka motifi çeşitli anlatılarla harmanlanmış ve “Halifenin Leylâ’yı Görmesi” ortaya çıkmıştır. Hikâyedeki sûreten değil sîreten sevilen mâşuk imgesi taşıdığı tasavvufi anlamlar açısından tahlil edilmiş, hikâyenin bağlamından kopmadan güzelliğin esası, âşığın ve ağyarın bakışı, cemal ve hüsn kavramlarının tasavvufi öğretideki karşılığı ele alınmıştır.Keywords : Leylâ ve Mecnûn, Mesnevi, el Eganî, güzellik, cemal, sûret