- FLSF Felsefe ve Sosyal Bilimler Dergisi
- Issue:37
- BİLİMSEL TEORİLERDE SÜREKLİLİĞİN RASYONEL TEMELLERİ: DUHEMCİ BİR OKUMA
BİLİMSEL TEORİLERDE SÜREKLİLİĞİN RASYONEL TEMELLERİ: DUHEMCİ BİR OKUMA
Authors : Serpil Timur
Pages : 307-324
Doi:10.53844/flsf.1423054
View : 54 | Download : 108
Publication Date : 2024-05-07
Article Type : Research Paper
Abstract :Bilim tarihi ve felsefesinde bilimsel teorilerin gelişimi ve değişimine dair iki temel görüş bulunmaktadır. Bunlardan birincisi bilimsel teorilerin devrimlerle, ikincisi ise bilimsel teorilerin kümülatif bir şekilde sürekli ilerlediğidir. Bu iki ayrım söz konusu olduğunda özellikle orta çağ düşüncesi ve erken modern bilim arasında önemli ayrılıkların yer aldığı görüşü hakimdir. Orta çağ düşüncesi ile erken modern bilimin hem tür hem de içerik bakımından farklı olduğu yargısı 20. yüzyıl bilim felsefesinin temel görüşünü oluşturmuş, 17. yüzyılda orta çağ düşüncesinden kopup, bir “bilimsel devrim” yaşandığı öne sürülmüştür. Diğer taraftan bu görüşün aksine Pierre Duhem [1861-1916] bilim tarihinde, her şeyden önce, bilimsel teorilerin küçük, birbirini izleyen adımlarla geliştiği bilimsel değişim ve gelişmenin bir açıklamasını yapmıştı. Bilimin tarihsel gelişiminde hiçbir şey yeni baştan ya da devrim yoluyla gerçekleşmemişti. Duhem, on ciltlik anıtsal Le Systeme du monde (1913-59) adlı eseri aracılığıyla, Orta Çağ Katolik kurumlarının ve düşünürlerinin modern Batı biliminin ortaya çıkışında önemli bir rol oynadıklarını güçlü bir şekilde savunmuştu. Bu dönemin Klasik Antik Çağ ile 17. yüzyıl arasında bir boşluk olmadığını, daha ziyade modern bilimin eşiğine giden vazgeçilmez, uzun ve yavaş ilerleyen bir gelişme dönemi olduğunu ortaya sürmüştü. Duhem’in süreklilik tezini öne sürmesinin rasyonel temelleri bulunmaktaydı. Duhem bir taraftan, bilimin tarihsel gelişiminde süreklilik olduğuna ilişkin iddiasını bilim felsefesinde ortaya koyduğu bilimsel teorilerin yapısıyla temellendirmişti. Onun fiziksel teorileri “doğal sınıflandırma” olarak tanımlaması bilim tarihiyle bilim felsefesini birbirine bağlayan bir tutkal görevi görmüş ve bilimde sürekliliğin temellerini bu kavramla açıklamıştı. Diğer taraftan ise süreklilik teziyle ve “doğal sınıflandırma” terimiyle bir fizikçinin “neden bir fiziksel teoriyi takip etmesi gerektiğini”nin anlamını ve amacını bulacaktı.Keywords : Pierre Duhem, Bilimde Süreklilik, Doğal sınıflandırma, Fiziksel Teori