- İslami İlimler Araştırmaları Dergisi
- Issue:11
- Belâgat Açısından Müsnedün İleyhin Fiilî Habere Takdîmi
Belâgat Açısından Müsnedün İleyhin Fiilî Habere Takdîmi
Authors : Mehmet GÜRBÜZ, Abdullah DEMİRCİ
Pages : 161-189
Doi:10.54958/iiad.1109350
View : 20 | Download : 21
Publication Date : 2022-06-15
Article Type : Research Paper
Abstract :Arap dilinde isim cümlelerinde haber, isim olabildiği gibi fiil ya da müştak isimlerden oluşan haberi fiil de olabilir. Haberin mübteda’ya ait zamiri taşıyan fiil ya da müştak isim olması belagat açısından müsnedün ileyh’in takdimini gerektirmektedir. Bu takdimin cümleye katacağı nükteler ise müsnedün ileyh’in menfi, müspet, marife, nekre veya umum ifade eden bir sözcük olmasına göre değişmektedir. Müsnedün ileyh’in nefy edatıyla birlikte haberi fiile takdimi ittifakla tahsis anlamı ifade etmekte ve böyle bir cümle eylemin başkası tarafından işlendiğini de zorunlu kılmaktadır. Müsnedün ileyh’in marife olması halinde ise cümlenin bağlamı dikkate alınarak ihtisas kastıyla takdimi tahsis, diğer durumlarda ise isnadın tekrarından kaynaklı olarak tekavvi hüküm (pekiştirme) ifade etmektedir. Tahsis, muhatabın fiilde isabet edip fail hakkında farklı bir kanaate sahip olduğu zaman kasr-ı ifrâd ya da kasr-ı kalb amacıyla müsnedün ileyh’in takdim etmesiyle gerçekleşir. Müsnedün ileyh’in nekre olması halinde takdim ittifakla tahsis ifade ederken bu tahsisin gerekçesinde Sekkâkî ve diğer imamların yaklaşımı farklıdır. Sekkâkî, zamir ve nekre müsnedün ileyh’in tahsis ifade etmesini fail-i manevi olarak takdir edilebilmelerine ve bu takdirin bil-fiil gerçekleşmesine bağlamıştır. Sekkâkî sonrası belagat imamları bu şartı benimsemeyerek haberi fiil konusunda genel olarak Cürcânî’nin görüşlerini esas almaktadırlar. Hepsi ve tamamı gibi umumilik belirten sözcüklerin müsnedün ileyh olması ve takdim etmesi halinde cümleye katacağı anlam usûl ve mantık ilimlerinin etkisiyle belagat konuları arasında ele alınmıştır. İbn Nâzım; “te’sîs, te’kitten evladır” kuralından hareketle menfi bir cümlede bu sözcüklerin külli olumsuzluğu (umûmu’s-selb) cüz’i olumsuzluğa (selbi’l-umûm), cüz’i olumsuzluğu da külli olumsuzluğa çevirdiğine kanaat getirmektedir. Kazvînî ve diğer belağat âlimleri İbn Nâzım’ı delil açısından eleştirerek olumsuzluğun kapsamını Cürcânî’nin belirttiği gibi bu sözcüklerin nefy edatından önce ya da sonra gelmesine bağlamaktadırlar. Belagat imamlarının Cürcânî’nin yaklaşımını benimsemelerinde onun görüşlerinin dilin vaz’ına, mefhûmuna ve kullanımına daha uygun görmeleri en etkili faktör olmuştur.Keywords : Müsnedün ileyh, Haberi fiil, Takdim, Tahsis, Kasr, Tekavvî hüküm, Umûmus selb