- KADEM Kadın Araştırmaları Dergisi
- Volume:2 Issue:2
- Suriyeli Kadın Sığınmacılar ve Yoksulluk: Malatya Örneği
Suriyeli Kadın Sığınmacılar ve Yoksulluk: Malatya Örneği
Authors : Canan COŞKUN
Pages : 88-105
Doi:10.21798/kadem.20172250310
View : 16 | Download : 9
Publication Date : 2016-12-01
Article Type : Research Paper
Abstract :Suriye’de 2011 yılının Mart ayından itibaren başlayan şiddet, insan hakları ihlalleri, iç savaş, küresel güçlerin müdahalesi ya da diğer risklerden dolayı 10 milyondan fazla Suriyeliyi zorunlu kitlesel bir göç hareketine zorlamış ve bu durum insanî bir trajediye dönüşmüştür. Suriye’deki iç savaş hem Suriyeliler ’in kendi evlerini, yurtlarını terk etmelerine sebep olmuş hem de küresel çapta bir sığınmacı (mülteci) sorununun doğmasına sebep olmuştur. Türkiye 29 Nisan 2011’de Suriyeli sığınmacıları (mültecileri) kabul etmeye başladı ve Türkiye sığınmacılar için “açık kapı politikası” nın geçerli olacağını duyurdu. Türkiye sayıları önemli ölçüde artmış olmasına rağmen Suriyeli sığınmacıları kabul etmeye devam etmektedir. Ekim 2015’e kadar Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHRC) Türkiye’de 2 milyondan fazla kayıtlı Suriyeli olduğunu bildirmiştir. Sığınmacıların yaklaşık yüzde 80’ini kadın ve çocuklar oluşturmaktadır. Ayrıca Türkiye’de kırk bin Suriyeli bebek doğmuştur. Bu göç dalgası Türkiye başta olmak üzere Suriye’ye komşu olan birçok ülkeyi demografik, ekonomik, kültürel, sosyal ve siyasal yapısını önemli ölçüde etkilemiştir. Göç fizikî mekân değişimi gibi dar bir değişim algısının ötesinde sosyo-ekonomik, sosyal adaptasyon, sosyal bütünleşme, dil ve yaşam tarzı, kültürel, ideolojik, politik sistemin değişikliğini içermektedir. Bu makale Türkiye Malatya’da yaşayan Suriyeli kadın sığınmacıların gündelik hayat deneyimlerini Pierre Bourdieu’nun sosyolojik kavramları (Alan -Habitus- Sermaye, Kültürel Sermaye, Strateji) ile incelemektedir. Örneklem olarak hem Malatya’da yaşayan Suriyeliler hem de Malatya Beydağı Konaklama/Misafirhane Tesisi (MABEK)’nde yaşayan Suriyeli sığınmacıların katılımlı bir gözlem metodu ve doküman incelemeleriyle açıklanmaya çalışılmıştır. Yerleşik bir kültürün olduğu bir topluma kısa bir sürede aniden kalabalık bir göçmen kitlesinin gelmesi gündelik hayatı nasıl etkilemektedir? Sığınmacılar yabancı oldukları şehirde yaşama tutunmak için neler yapmaktadırlar? Son olarak bu yazı ilişkisel sosyoloji diye adlandırılan ilişkisel bakış açısı aracılığıyla Suriyeli kadın sığınmacılar ve yoksulluk arasındaki ilişkiyi analiz eder.Keywords : Uluslararası göç, Zorunlu göç, Mülteci, Sığınmacı, Misafir, Ev sahibi, Suriyeli kadın Sığınmacılar, Alan Habitus Sermaye, Kültürel sermaye, Strateji, İlişkisel Sosyoloji, Yoksulluk