- Karadeniz Teknik Üniversitesi İletişim Araştırmaları Dergisi
- Volume:8 Issue:1
- SURİYELİ SIĞINMACILARA YÖNELİK AYRIMCI VE ÖTEKİLEŞTİRİCİ SÖYLEMİN YEREL MEDYADA YENİDEN ÜRETİLMESİ...
SURİYELİ SIĞINMACILARA YÖNELİK AYRIMCI VE ÖTEKİLEŞTİRİCİ SÖYLEMİN YEREL MEDYADA YENİDEN ÜRETİLMESİ
Authors : Hakan ALP
Pages : 22-37
View : 9 | Download : 7
Publication Date : 2018-06-01
Article Type : Research Paper
Abstract :Kitle iletişim araçlarının haber ve yorumlarında kullandığı metinler, makul çoğunluğun toplumsal düzenini meşrulaştıran propaganda metinlerine ve kendinden olmayana yönelik nefret içerikli söylem biçimine dönüşmektedir. Kamuoyunu bilgilendirme amacı taşıyan kitle iletişim araçları, toplumsal anlamda düşünüş biçimlerini hâkim ideolojinin düşünce biçimlerine göre şekillendirmektedir. Medya böylece toplumsal yönlendirmeyi ve denetimi sağlamada yardımcı bir rol üstlenmektedir. Yani medya kamuoyunun sesi olmaktan ziyade, hâkim iktidarın ve ideolojisinin sesi olma amacını yüklenir. Egemen sınıf, toplumsal denetimi sağlamak için çeşitli ideolojik aygıtlar kullanır. Bu aygıtlardan günümüzde en önemli olanı medyadır. Medya; gerek dilsel anlamda kullandığı nefret içerikli söylem biçimiyle, gerekse de haber içeriklerindeki güçlünün yanında taraf tutan konumu nedeniyle toplumu yönlendirmede önemli bir rol üstlenmektedir. Medyatik iktidar, haber içeriklerini ve haberin ideolojik ve anlamsal bağlamlarını güçlülerin tanımlarına göre kurarken, azınlıkların veya muhalif grupların dışlanmasına neden olan bir tür toplumsal denetim biçimini de söylemsel düzlemde yeniden yapılandırmaktadır. Makale kapsamında Suriyeli sığınmacıların yaşam biçimlerine, kültürel değerlerine karşı beslenen önyargının nedenleri, nefret söyleminin yarattığı tahribat irdelenecektir. Türkiye’nin yedi coğrafi bölgesinden farklı ideolojilerde on dört adet yerel gazete incelenerek, toplumsal algının önyargılarla manipüle edilme süreci değerlendirilmeye çalışılmıştır. Yerel medyada Suriyelilere yönelik kullanılan dilin, biçim ve içeriğinin hangi yapısal ideolojik süzgeçlerden geçerek bir toplumsal algı yarattığı açıklanmaya çalışılmıştır. Toplumsal anlamda herkese eşit mesafede olması gereken medyanın, içselleştirilmiş önyargılarla beraber sığınmacıları potansiyel suçlu olarak gösterdiği açıkça görülmüştür. Yerel medya kanallarında nefret söyleminin, hâkim unsurların, güçlülerin güçsüz üzerindeki egemenliğinin, ırkçılığının, ötekileştirmesinin yeniden üretiminde rol oynadığı anlaşılmıştır. Önyargıların ve ayrımcı söylemin oluşumu ve nefret suçuna dönüşmesinde yerel medya kanallarının ne denli etkili olduğu, çeşitli illerde Suriyeli sığınmacılara yönelen linç girişimlerinde de açıkça ortaya çıkmıştır.Keywords : Suriye, sığınmacı, medya, nefret, ayrımcılık