- Litera: Dil Edebiyat ve Kültür Araştırmaları Dergisi
- Volume:24 Issue:1
- The Encounter With The Uncanny: (De) Territorializations of Home And Self In Oğuzatay's "Korkuyu Bek...
The Encounter With The Uncanny: (De) Territorializations of Home And Self In Oğuzatay's "Korkuyu Beklerken" ("Waiting Forfear")
Authors : Hüyla Güler YAĞCIOĞLU
Pages : 37-51
View : 12 | Download : 7
Publication Date : 2011-01-01
Article Type : Research Paper
Abstract :Oğuz Atay'ın "Korkuyu Beklerken" adlı öyküsü bireyin mekansal ve bireysel sınırlar içerisindeki durumunu sorunsallaştıran son derece Kafkaesk bir öyküdür. "Tekinsiz" bir mektupla harekete geçen kahraman işini bırakıp, tanıdık bir aidiyet alanından giderek yabancı bir aidiyetsizlik alanına dönüşen evine sığınır. Bu "tekinsiz" tecrübe, kahramanın kimlik ve mekan bakımından içsel bir arayışa yönelmesini sağlar. Ev ve kendilik kavramları öyküde iç içe geçmiş durumdadır; öyle ki, kimlik sadece me kanın bir parçası değildir, aynı zamanda mekandan ayrılamaz durumdadır. Atay'ın ev konfigürasyonu kahramanın davranışlarını belirler, zira Atay'm mekansal sınırlan kurgulamasıyla kahramanın kendini tanımlaması ve kurgulaması paralellikler gösterir. Evindeki / barınağındaki bu sürgün kahramanın kaçış yolu bulabileceği tek alan olarak gözükse de, sonunda onu yersiz yurtsuz bırakacak şekilde yavaş yavaş tüm anlamların silinmesiyle, evi de onu aynı şekilde hapsedecektir. Teorik olarak Freud'un ufuk açıcı makalesi "Unheimlich" (Tekinsiz), Todorov'un "fantastik" kavramı ve Deleuze ve Guattari'nin Kafka: Minör bir Edebiyata Doğru (Kafka: Toward a Minor Literature) adlı eserine dayanan bu makalede, mekan ve kimliği kavramsallaştırmaları bakımından Albert Camus'nün "The Artist at Work," Herman Melville'in "Bartlebytbe Scrivener," ve Naguib Mahfouz'un "The Time and the Place" adlı öykülerine bazı metinlerarası göndermeler mevcuttur. Bu makalede, ev/mekan ile kimlik arasındaki ilişki evin yersiz yurtsuzluğunun kimliğin de yersiz yurtsuzluğunu olduğu iddiasıyla incelenecektir. Kahramanın, tekinsiz olanla karşılaşması ile başlayan kendini arayışının bir yenilgiyle, bir yersiz yurtsuzlukla, ya da evsizlik tecrübesini açan trajik bir sonla bittiği savunulacaktır. Böylece, kahramanın hakiki kimlik ve bireysel özgürlük arayışı, varoluşun tekinsizliğiyle değersizleşen bir arayışta son bulmaya mahkumdur. Kahraman ne evinin mekansal sınırlan içinde hakiki bir "yuva" ne de kurgulanmış kimliğinin sınırlan içerisinde gerçek bir kimlik bulabilir. Lukacs'cı anlamda, "ev" insanın kimliğiyle uzlaşmasıdır, zira modem bir roman kahramanın "arayışı"nda "her yol öze doğrudur- eve doğrudur- çünkü ruh için asıl evi / yuvası kendiliğidir". Ama karakterimiz kimlik ve ev arasındaki sınırları muğlaklaştırarak kendini gitgide daha çok bir evsizlik durumunda bulunur. Tıpkı Kafka'nın Gregor'ının hayvan olarak yersiz yurtsuzlaşması, sonunda tekrar Oedipalleşerek başarısızlığa uğraması gibi, "Korkuyu Beklerken"de de bir kaçış yolu yoktur, zira kahramanın kimlik arayışı da tek muhtemel kaçış yolu - kimliğinin evreni olarak evi- gibi yıkılmaya mahkumdur.Keywords : Oğuz Atay, Korkuyu Beklerken, Kimlik, Tekinsizlik