Türkiye’de Olağanüstü Hal: Devlet Aklı, Askerler ve Siviller
Authors : Güven Gürkan ÖZTAN, Egemen B. BEZCİ
Pages : 159-186
View : 11 | Download : 7
Publication Date : 2015-04-10
Article Type : Other Papers
Abstract :12 Eylül 1980 askeri darbesi Türkiye’de sosyal, ekonomik ve siyasal alanda geniş çaplı değişikliklere yol açmıştır. Aynı zamanda darbe yönetimi, 1982 yılında yürürlüğe giren ve günümüzde de geçerliliğini sürdüren Anayasa’yı hazırlamıştır. 1982 anayasanın önemli özelliklerinden biri olağanüstü hal kavramını Türkiye’nin siyasi arenasına taşıması olmuştur. 1982 Anayasası ile birlikte anayasal düzene dâhil olan olağanüstü hal, mevcut sıkıyönetim uygulamalarının yerine geçerek 1 Mart 1984 tarihinden başlayarak uygulamadan kalktığı 30 Kasım 2002 tarihine kadar varlığını sürdürmüştür. Bu çalışma, olağanüstü hal uygulamasının devlet aklının bir tezahürü olduğunu iddia etmektedir. Tehdit algılamalarına göre şekillenen olağanüstü hal uygulamalarının yasa koyucu ile yasa koruyucu arasındaki sınırların muğlâklaştığı dönemlerde güç kazandığı düşünülmektedir. Olağanüstü halin tesisine ve devamına karar veren muktedirin kendisidir. Bu çalışma öncelikli olarak devlet aklı ve olağanüstü hal kavramlarıyla ne kastedildiğini izah etmeye çalışmaktadır. Sonrasında Türkiye’de olağanüstü hal uygulamasının arkasındaki tartışmaları serimlemek için Milli Güvenlik Konseyi ve Danışma Meclisi tutanaklarını incelemektedir. Olağanüstü halin, askeri yönetimin ardında gelen sivil yönetimler üzerindeki etkisini incelemek için ise Meclis tutanaklarını mercek altına almaktadır. Çalışma boyunca ‘istisna’ ve ‘norm’ arasındaki çizginin olağanüstü hal uygulaması altında nasıl belirsizleştiği analitik bir çerçeveden örneklerle analiz edilmeye çalışılmaktadır. Özellikle 1980’li ve 1990’lı yıllarda Türk Silahlı Kuvvetleri’nin PKK ile silahlı mücadelede devlet otoritesini yeniden tesis etmek adına olağanüstü hal rejiminden yararlandığını ve askerlerin Milli Güvenlik Kurulu üzerinden olağanüstü hale karar veren yetkili merci olduğunu vurgulamaktadır. Bu durumun asker-sivil ve devlet-toplum ilişkisine doğrudan etki ettiği savunulmaktadır.Keywords : Olağanüstü hal, sivil asker ilişkileri, siyasal şiddet, Kürt sorunu, Milli Güvenlik Konseyi